Boya Terimleri

Aramak istediğiniz kelimeyi yazınız
A B C Ç D E F G Ğ H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Sağlamlık testleri

Boya filminin gerilim altındayken kırılmaya göstersdiği direnç olarak ifade edilebilecek olan özelliğe “sağlamlık (toughness)” ; bu özelliği ölçmeye yarayan testlereyse “sağlamlık testleri” adı verilir.

Toughness tests

Resistance of a paint film to crack under stress is called toughness. The tests to assess this characteristic property is called toughness test.

Genel sanayi boyaları

Sanayi Boyaları pazarının, teknik ya da ticari açıdan ayrıca gruplandırılmayan alt dilimlerini kapsayan pazar dilimi. Genel Sanayi Boyaları pazar diliminin içerdiği alt dilimler, İngiliz araştırma kurumu Paint Research Association (PRA)’ya göre şöyle sıralanabilir: Dayanıklı Tüketim Malları Boyaları; Isıtma, Havalandırma, Klimatizasyon Boyaları; Oto Yan Sanayii Boyaları; Metal Mobilya, Aksesuar ve Bağlantıları Boyaları, Genel Metal Sanayii Boyaları. Ancak, ülkemizdeki mevcut sanayi yapılanmasının, gelişmiş sanayi ülkelerindeki yapılara göre farklılıklar göstermesi nedeniyle, ayrı dilim olacak kadar büyüyememiş olan başka bazı etkinlik alanlarını da Genel Sanayi diliminin altında toplamak doğru olmaktadır. Bu nedenle, şirketimizdeki Genel Sanayi Boyaları etkinliği, aşağıdaki alt dilimlere hizmet edecek biçimde yapılandırılmıştır: Zirai Araç Boyaları, Ağır İş Makinaları Boyaları, Çelik Yapı Boyaları, İnşaat Malzemeleri Boyaları, Ev Aletleri Boyaları, Genel Metal Sanayii Boyaları. Ayrıca Bkz. Sanayi Boyaları

Sanayi boyaları

Sanayi boyaları pazarı içinde bulunan bazı pazar dilimleri, gerek Pazar dinamiklerinin, gerekse kullanılan boya teknolojilerinin özgülleşmesi sonucunda, zaman içinde ayrışmışlardır. İngiltere’nin prestijli araştırma kuruluşu’a göre, ayrışan Pazar dilimleri şöyle sıralanabilir:Otomotiv OEM boyaları; Oto Tamir Boyaları; Motosiklet Boyaları; Otobüs ve Kamyon Boyaları; Tren Boyaları; Deniz Boyaları; Uçak Boyaları; Koruyucu Boyalar; Sınai Ahşap Boyaları; Ziraat, İnşaat ve Hafriyat Makinaları Boyaları, Bobin ve Ekstrüzyon Boyaları; Metal Ambalaj Boyaları; Genel Sanayi Boyaları. Türkiye'de sanayi boyası pazarı içindeki bazı etkinlik alanlarının boyutu, bunların ayrı pazar dilimleri olarak gruplandırılmasına olanak verecek büyüklükte değildir. Dolayısıyla, bu etkinlik alanları Genel Sanayi Boyaları dilimine dahil edilir. Ayrıca Bkz. Genel Sanayi Boyaları

Otomotiv OEM boyaları

Yeni üretilen taşıta koruyuculuk ve görsel albeni kazandırmak için, otomotiv fabrikalarının boyahanelerinde uygulanan boyalar.
Günümüzde bir binek otosunun boya gamı, parantez içlerinde verilen temel işlevlere sahip olan aşağıdaki katmanlardan oluşmaktadır:
1) Daldırmayla uygulanan kataforetik astarlar (çok yüksek pas direnci sağlamak),
2) Sprey edilerek (püskürtülerek) uygulanan astarlar (taş çarpma direncini artırmak, son kat öncesi düzgün bir yüzey oluşturmak),
3) Sprey edilerek (püskürtülerek) uygulanan son katlar (boya gamının dış ortam koşullarına direncini artırmak, uzun süreli kalıcılığı olan parlak ve çekici renklere sahip bir görüntü oluşturmak).

Oto tamir boyaları

Otomotiv ürünlerinin, üretilmeleri sırasında boyanmalarının ardından, kaza, çizilme vd. nedenlerle kısmen boyanmaları ya da çeşitli nedenlerle tamamen yeniden boyanmaları amacına yönelik olarak üretilip pazarlanan macun, astar ve son katlar. Plastik kısımlar, kumaş, polimerik köpük içeren koltuklar ve diğer ısıya dayanıksız aksesuar, “giydirilmiş” taşıtın 80°C’nin üzerindeki sıcaklıklara maruz kalmasına izin vermez. Bu nedenle, oto tamir boyaları sektöründe kullanılan ürünler 80°C ve altındaki sıcaklıklarda kuruyup sertleşecek özellikte seçilirler. Öte yandan, özellikle kısmi tamir amaçlı boyamalarda, orijinal boyalı kısımla tamir boyası uygulanmış kısım arasında başlangıçta da, uzun kullanım süreleri sonrasında da renk ve parlaklık farklarının olmaması için, gerek orijinal boyalarda gerekse oto tamir boyalarında benzer dayanım özelliklerine sahip bağlayıcı ve pigmentlerin kullanılması gereklidir.

Deniz boyaları

Yatlar, ticari deniz taşıtları ve askeri deniz taşıtlarının yanısıra, deniz yoluyla yük taşıma amacıyla kullanılan konteynerlerin boyanmasında kullanılan korozyon ve su dirençleri üstün boyalar.

Uçak boyaları

Uçakların iç ve dış yüzeyleriyle çeşitli parçalarının boyanmasında kullanılan astarlar, son katlar ve özel amaçlı boyalar. Uçaklarda, yüksek mekanik dayanımı en düşük yoğunluklu malzemeyle karşılama gereği, aluminyum alaşımlarının, komposit plastiklerin, titanyumun yüzey olarak kullanımı yaygındır. Uçuşlarda, bulut koruması olmaksızın yoğun UV maruziyeti söz konusudur. Ayrıca, boyalı yüzeylerin kısa süreler içinde büyük sıcaklık değişimlerini yaşaması da bir başka önemli parametredir. Bu nedenlerle, uçak boyalarında, yüzeye çok iyi yapışan astarlar ve gerek UV dayanımı gerekse esnekliği çok yüksek özel son katlar kullanılır.Alüminyum ve alaşımları kullanım yaygınlığının temel sebepleri düşük yoğunlukta ve yüksek mekanik dayanımda (veya dayançta) olmaları, yüksek korozyon dirençleri ve üretim kolaylıklarıdır. Alüminyumun yanı sıra, çeşitli mühendislik polimerleri ve takviye elemanları kullanılarak yapılan kompozit (bileşik) malzemeler, ayrıca, magnezyum, titanyum ve çelik de kullanılmaktadır.

Bobin boyaları

Levha halinde çekilerek üretilip bobin biçiminde sarılan metallerin hızlı hatlarda boyanmasında kullanılan, esnekliği ve dış dayanımı yüksek filmler oluşturan boyalar. 

Metal ambalaj boyaları / Teneke boyaları / Teneke lakları

Değişik amaçla kullanılan metal ambalajların iç ve dış yüzeylerinin kaplanmasında kullanılan organik kaplamalar “Metal Ambalaj Boyaları”, “Teneke Lâkları” veya “Teneke Boyaları” olarak adlandırılırlar. Metal ambalaj boyaları, ambalajlanan malzemeyle, metal ambalaj malzemesi arasında bir yalıtım sağlamak, ambalaj malzemesinin dış yüzeylerinin paslanmasını önlemek ve ambalajı süslemek amacıyla kullanılır.

 

Industrial coatings

General industrial coatings

Segment of industrial coatings market that covers the sub-segments which are not classified as seperate technical or commercial groups. According to Paint Research Association (PRA), these sub-segments are as follows: Heavy Duty Coatings, Heating, Ventilation and Conditioning Coatings; Auto Ancillary Industry Coatings; Metal Furniture, Accessories and Connections Coatings, General Metal Industry Coatings. However, since industrial structure in Turkey has some differences with those in highly developed industrial countries, the General Industrial Coatings segment in Turkey, includes some other activity fields which PRA classifies as seperate segments of Industrial Coatings market. In line with this, General Industrial Coatings activities in Kansai-Altan are structured to serve the following sub-segments: Agricultural Vehicle Coatings, Heavy Duty Machinery Coatings, Steel Construction Coatings, Construction Material Coatings, Household Instrument Coatings, General Metal Industry Coatings. See Also Industrial Coatings

Industrial coatings

Due to the market dynamics as well as the sophistication of paint technologies, industrial coatings market is divided into sub categories. Prestigious UK based research institute Paint Research Association (PRA) defines these categories as, automotive OEM, automotive refinish, motorcycles, trucks, buses and other vehicles, rail, marine, aircraft, protective coatings, industrial wood coatings, agriculture, construction and earthmoving, pre-coated metal sheet and extrusions, metal packaging coatings, general industrial coatings. Some fields of activity in the Industrial coatings market in Turkey do not have sizes enough to classify them as seperate market segments. Therefore, they are included in the segment called General Industrial Coatings. See Also General industrial coatings

Automotive OEM coatings

Paints applied to automotive products in OEMs' paintshops for bringing protection and visual attraction to cars. Nowadays, coating system of a passenger car is composed of following layers with their functions given in parenthesis.
1) Cathodic Electro Deposition (CED) primer applied by dipping (to provide high corrosion resistance).
2) Primer surfacer applied by spraying (to increase stone chip resistance and to smooth the surface for topcoating).
3) Top coat layers applied by spraying (to increase exterior durability of coating system and to bring an appearance with glossy and attractive colors that last for long periods).

Marine coatings

Coatings with superior corrosion and water resistance used for yachts, commercial and naval marine vehicles and containers for sea transportation.

 

Afrika’nın tropik bölümlerinde yetişen, kırmızımsı kahverengi renkteki odunu yer yer maunu andıran, son derece dayanıklı ve yaş halkaları nedeniyle ilginç yüzey şekillerine sahip olabilen değerli bir ağaçtır. Mobilya ve müzik aletleri yapımında, iç dekorasyon işlerinde, zemin kaplamada kullanılır. Ağacın adı, Türk mobilya sektöründe “sapelli” olarak da söylenmektedir.

Sapele (in latin: Entandrophragma Cylindiricum)

A precious tree grown in tropic regions in Africa. Its reddish-brown wood resembles Mahogany. It is an extremely durable tree with an attractive surface because of its growth rings. It is used for the production of furniture, musical instruments in addition to interior decoration and parquet flooring. In Turkish furniture sector, it is also called “sapelli”.

Sertleşmiş bir organik kaplama kuru filminin, dış etkenlerin etkisiyle zaman içinde renginin sararması.

Yellowing

Shift of color of cured organic coating films to yellowish side under the influence of outdoor conditions.

Odunu kolay işlenir, mekanik dayanımı yüksek değildir. İnşaatlarda kalıp, vd kullanımlar için kereste yapımında, ambalaj sanayiinde ve yonga yapımında kullanılır.

Scotch Pine (in latin: Pinus Sylvestris)

Although its wood is easily processable, it has a low mechanical strength. Its timber is used for mould making in construction, package industry and wood chip production.

Yarı küre biçimli iki temas noktası aracılığıyla boya filminin üst yüzeyine temas eden bir sarkacın periyodik hareketi, boya filminin esnek olmayan tepkisine bağlı olarak zaman içinde sönümlenir ve bir süre sonra sarkaç durur. Sarkacın durmasına kadar geçen süre, boya filminin sertliğinin bir ölçüsü olarak kabul edilir. Bu değere “sarkaç sertliği” denir.

Pendulum hardness

An oscillating pendulum, which is in contact with the paint film through two semi spherical touch points, damps according to non-elastic response of the paint film in due course and eventually stops. The time passed for the swing of the pendulum to be damped, is accepted as a measure of paint film hardness.

Bir maddenin üzerine düşen ışığın tümünü, yansıtma ve soğurma ile kayıplara yol açmadan geçirmesi durumu. Gerek küçük tane boyutlu pigment içeren boyaların, gerekse renksiz verniklerin ışığı yüksek oranda geçirmeleri istenir. Bu amaçla, ya cama uygulanan filmlerin saydamlıkları görsel olarak karşılaştırılır; ya da, elde edilen serbest filmlerin ışık geçirgenlikleri aletsel olarak ölçülür.

Transparency

Property of a material by which all the incoming light to its surface passes through, without any loss from reflection and absorption. Paints with small pigment particles and clearcoats are expected to highly transmit the light. Therefore, either transparencies of paint films applied on a glass are visually compared or instrumental measurements are performed for assessing transparency.

Bir polimer karışımı içinde bulunan ve her biri özdeş ağırlığa sahip moleküller içeren çeşitli grupların her birinin içerdiği molekül sayısıyla, grubun ortak molekül ağırlığı çarpılır; bu çarpımlar her grup için yapılarak toplanır; bu değer, toplam molekül sayısına bölünürse sayıca ortalama molekül ağırlığı bulunur.

Number average molecular weight

Number average molecular weight is found by summing the products of the number of molecules and molecular weights of each group containing equal molecular weights divided by the sum of thenumber of molecules in the polymer mixture.

Açıya bağlı olarak değişen görsel etkiler sağlamak amacıyla, sedef pigmentler kullanılarak yapılan boyalar.

Nacreous coatings / Pearlescent coatings

Paint produced using pearlescent pigment, in order to obtain various visual effects depending on the viewing angle.

100–500 nm (0,1–0,5 µm) kalınlığındaki mika pulcuklarının yüzeylerinin 40–60 nm’den 120–160 nm’ye artan kalınlıklardaki metal oksitlerle TiO2 kaplanmasıyla elde edilen ve açıya göre değişik renk ve parıltıda algılanan pigmentler. Mika esaslı sedef pigmentler, görünür bölge aralığındaki ışık dalga boylarıyla aynı mertebede (100–500 nm) kalınlıklara sahip olan mika pulcuklarının neden oldukları “ışık girişimi” sonucunda renklenirler. Ayrıca Bkz. Görsel etki pigmentleri

Görsel etki pigmentleri

Boya formüllerine renk dışında, başka albenili görsel etkiler kazandırmak amacıyla eklenen pigmentlerdir. Bu amaçla, pulcuklar biçimindeki alüminyum pigmentler ve sedefsi bir ışıltı veren mika esaslı pigmentler yaygın olarak kullanılırlar. Metalik ve sedef (ya da mikamsı yapıdaki) pigmentli baz kat uygulamalarında, özel bir estetik beklenti söz konusudur: İngilizce Flip–flop ya da Türkçe söylenirse yanar döner özelliği. Cepheden bakıldığında yaklaşık bir ayna görüntüsünün, alt açıdan bakıldığında ise koyu, karanlık bir rengin algılanmasına yol açan bu boya davranışı, esas olarak, kullanılan alüminyum ya da sedef pulcukların eşyanın yüzeyine paralel şekilde yönlenmesiyle oluşur. Kullanılan boya bağlayıcılarının saydam bir film vermesi, bu etkinin daha da artmasını sağlar.

Nacreous pigments / Pearlescent pigments

Pigments produced by coating TiO2 or some other oxides at varying thickness from 120 nm to 160 nm on the mica flakes of 100–500 nm (0,1–0,5 µm) thick. Nacreous pigments are perceived in different colors and sheen depending upon the viewing angle. Mica based nacreous pigments impart color to the coating by light interference caused by mica flakes of the same thickness with the wavelengths in visible light spectrum (100–500 nm). See Also Effect pigments

Effect pigments

Pigments added to coating formulations to provide an appealing look, besides coloring the coating. For this purpose, aluminum pigments and mica based pearlescent pigments of platelet shape are widely used. There is a special aesthetical expectation from basecoat applications containing metalic or pearlescent (or micaceous) pigments: the flip-flop property. This coating property, formed by parallel allignment of aluminum or pearlescent platelets to the surface, leads to a mirror-like appearance when looked from the front, and to a dark color appearance when looked from a very low angle. Transparency of the film formed by binders enhances the flip-flop effect.

Aradığınız sonuç bulunamadı

Önerilen sonuçlar: Sınai örtücülük (endüstriyel örtücülük), Sedir (Latince: Cedrus Libani A. Rich), Sapele (Latince: Entandrophragma Cylindiricum), Sarıçam (Latince: Pinus Sylvestris)

Sınai örtücülük (endüstriyel örtücülük)

Boyanın, gerçekte üzerine uygulanacağı yüzey üzerindeki örtücülüğüne ise “sınai örtücülük” veya “endüstriyel örtücülük” adı verilir. Sınai örtücülük, gerçek uygulama yüzeyi (:Kimi zaman çıplak yüzey, kimi zaman da belli bir renge sahip astarın uygulandığı yüzey) üzerine, kademeli olarak artan kalınlıklarda uygulama yapılarak belirlenir. Bir ince film ile, bir sonraki kademede uygulanan daha kalın film arasındaki renk farkı, renk ölçüm cihazıyla belirlenir. Renk farkının DE<0,3 olduğu noktadaki kalınlık “endüstriyel örtücülük” değeri olarak kaydedilir.

Sapele (Latince: Entandrophragma Cylindiricum)

Afrika’nın tropik bölümlerinde yetişen, kırmızımsı kahverengi renkteki odunu yer yer maunu andıran, son derece dayanıklı ve yaş halkaları nedeniyle ilginç yüzey şekillerine sahip olabilen değerli bir ağaçtır. Mobilya ve müzik aletleri yapımında, iç dekorasyon işlerinde, zemin kaplamada kullanılır. Ağacın adı, Türk mobilya sektöründe “sapelli” olarak da söylenmektedir.

Sarıçam (Latince: Pinus Sylvestris)

Odunu kolay işlenir, mekanik dayanımı yüksek değildir. İnşaatlarda kalıp, vd kullanımlar için kereste yapımında, ambalaj sanayiinde ve yonga yapımında kullanılır.

Cedar (in latin: Cedrus Libani A. Rich)

No Results Found

Recommended Results: Cherry (in latin: Cerasus Avium (L.) Moench.), Critical pigment volume concentration (CPVC), Cathodic Electrodeposition Coatings (CED), Copper Accelerated Salt Spray Test (CASS), Chipboard (U.K.) / Particle board (Amerikan), Corona discharge (in powder coating applications), Cedar (in latin: Cedrus Libani A. Rich), Cyclohexanedimethylol (CHDM), Chestnut (in latin: Castanea Sativa Mill)

Critical pigment volume concentration (CPVC)

Pigment volume concentration at which all the binder in a coating formulation is used up to wet the pigments and to fill up the pigment pores, leaving no free binder.

Cathodic Electrodeposition Coatings (CED)

Organic coatings formed by coating of an object- having a conductive surface- connected to a circuit as the cathode by positively charged paint particles suspended in aqueous medium under direct current. Cathodic electrodeposition coatings are most widely utilized for automotive coatings. Perfect adhesion enables superior corrosion resistance. These coatings are also known as cataphoretic coatings.

Copper Accelerated Salt Spray Test (CASS)

Type of accelerated test to determine the performance of organic coatings in preventing the corrosion of the metal surface they are applied to. Different from the standard Salt Spray Test, the aqueous solution sprayed on the coated panel includes 0,025% copper chloride dihydrate, in addition to the 5% sodium chloride.

Corona discharge (in powder coating applications)

Electrostatic coating method used to coat a positively charged surface with little loss, using powder coating particles charged by air molecules ionized under high voltage.

Chestnut (in latin: Castanea Sativa Mill)

Its timber is between dark yellow and white in color. It is easy to process but heavy and brittle. It has good water resistance. Growth rings are distinctive and uniform. They are used in veneer, solidwood furniture production and interior decoration. It is suitable for producing long-lasting and durable furnitures. Paint and varnish can be applied on it.

Selülozun asetik asit ve bütirik asitle tepkimesinden elde edilen, yüksek dış dayanımlı termoplastik reçine. Otomotiv ve oto tamir baz katlarıyla ahşap verniklerinde kullanılır. Ayrıca Bkz. Selülozik reçineler

Selülozik reçineler

Büyük ölçüde pamuktan ve odundan elde edilen sülülozun asitler ve alkollerle tepkimeye sokulması sonucunda elde edilen reçinelerdir. En yaygın türünü selüloz nitrat (nitroselüloz) reçineleri oluşturur. Diğer önemli türleri arasında selüloz asetobütirat (CAB), etil selüloz, hidroksi etil selüloz, hidroksi propil metil selüloz reçineleri sayılabilir.

Cellulose acetobutyrate (CAB) resin

An exterior durable, thermoplastic resin formed by the reaction of cellulose with acetic acid and butyric acid. It is used in automotive OEM and automotive refinish coatings as basecoat in addition to wood varnishes. See Also Cellulosic resins

Cellulosic resins

Resins synthesized by reaction of acids and alcohols with cellulose, which is typically gathered from cotton and wood. Cellulose nitrate (nitrocellulose) resins are the most widely used type. Other types include cellulose acetobutyrate (CAB), ethyl cellulose, hydroxyethyl cellulose and hydroxypropyl methyl cellulose resins

Selülozun sülfürik asit ve nitrik asitle, % 10,7-12,3 oranında azot eklenmesine yol açacak şekilde tepkimeye sokulması sonucunda elde edilen termoplastik reçine.

Cellulose nitrate resin / Nitrocellulose resin

Thermoplastic resin formed by the nitration of raw cellulose with sulphuric acid and nitric acid. Nitration to a level of 10,7%-12,3% Nitrogen is used in cellulose nitrate resins for paint industry.

Temel bağlayıcı olarak selüloz nitrat reçinelerinin kullanıldığı, çözgen buharlaşmasıyla sertleşen boyalar. Selülozik boyaların kırılganlıklarını azaltmak amacıyla, selülozik boya formüllerinde, filmi yumuşatmak amacıyla, alkid reçinelerine ve plastikleştiricilere de yer verilir.

Cellulosic paints

Paints in which cellulose nitrate is the main binder. Cellulosic paints cure by evaporation of solvent. The flexibility of cellulosic paints are increased by adding alkyd resins and plasticizers into their formulation.

Büyük ölçüde pamuktan ve odundan elde edilen sülülozun asitler ve alkollerle tepkimeye sokulması sonucunda elde edilen reçinelerdir. En yaygın türünü selüloz nitrat (nitroselüloz) reçineleri oluşturur. Diğer önemli türleri arasında selüloz asetobütirat (CAB), etil selüloz, hidroksi etil selüloz, hidroksi propil metil selüloz reçineleri sayılabilir.

Cellulosic resins

Resins synthesized by reaction of acids and alcohols with cellulose, which is typically gathered from cotton and wood. Cellulose nitrate (nitrocellulose) resins are the most widely used type. Other types include cellulose acetobutyrate (CAB), ethyl cellulose, hydroxyethyl cellulose and hydroxypropyl methyl cellulose resins

Boya üretiminin sanayileşmesinin ilk dönemlerinde, bağlayıcı olarak doğal yağ ya da reçinelerin yerine sentetik reçinelerin kullanıldığı boyalara verilen ad. İlk yaygınlaşan sentetik reçinelerin alkid reçineleri olmaları nedeniyle, tarihsel olarak, sentetik boyalar denilince alkid esaslı boyalar anlaşılmaktadır. Günümüzde kullanılan boya bağlayıcıların büyük çoğunluğunu sentetik bağlayıcılar oluşturmasına karşın, halen, sentetik boya terimi, daha çok alkid reçinesi esaslı boyalar anlaşılmaktadır

Synthetic paints

Paints produced using synthetic resins as binders instead of natural oils or resins, during the first period of industrialized paint production. Since, first resins that became widespread were alkyd resins, historically, synthetic paints and alkyd resin terms are used interchangeably. Although most of the paint resins used nowadays are synthetic, use of synthetic paint term for defining alkyd resins is still common.

Belirli amaçlara hizmet etmek üzere sentetik olarak üretilen mumsu polimerler. Boya sektöründe en yaygın olarak, çizilme direncini artırma, matlaştırma, reoloji düzenleme amacıyla polietilen, polipropilen, politetrafloroetilen, polivinil asetat mumlar kullanılır. Ayrıca Bkz. Mum

Mum

Oda sıcaklığında katı olup 50-100°C civarında yumuşayan, nispeten düşük molekül ağırlıklı polimerik maddelerin genel adı. Mumlar, geleneksel olarak hayvansal kaynaklardan (bal arısı mumu, ispermeçet balinası mumu gibi), bitkisel kaynaklardan (palmiye yapraklarından elde edilen kornoba mumu gibi), petrol ürünlerinden (parafin gibi) elde edilir. Mumlar, kimyasal olarak, hidrokarbon, ester, alkol ve karboksilik asitlerin veya bunların karışımlarının polimerleşmesinden oluşur. Yukarıdaki doğal mumların yanısıra, amaca özel üretilen sentetik mumlar da vardır. Bunların bir bölümü boya katkısı olarak da kullanılır. Ayrıca Bkz.

Sentetik mumlar

Sentetik mumlarBelirli amaçlara hizmet etmek üzere sentetik olarak üretilen mumsu polimerler. Boya sektöründe en yaygın olarak, çizilme direncini artırma, matlaştırma, reoloji düzenleme amacıyla polietilen, polipropilen, politetrafloroetilen, polivinil asetat mumlar kullanılır. Ayrıca Bkz. Mum

Synthetic waxes

Wax polymers produced synthetically for various purposes. Polyethylene, polypropylene, polytetrafluoroethylene and polyvinyl acetate are frequently used in paint industry to increase scratch resistance in addition to matting and rheology modification. See Also Wax

Wax

General name of low molecular weight polymeric materials that are solid at room temperature and can soften at nearly 50-100°C. Waxes are traditionally produced from animals (e.g., Beeswax, Spermaceti), plants (e.g., Carnauba wax, from the leaves of the Carnauba palm) and petroleum products (e.g., Paraffin wax). Waxes are chemically synthesized by polymerization of ester, alcohol and carboxylic acid or their mixtures. Other than natural waxes there are specific purpose synthetic waxes. Some of these waxes are used as additives in paint. See Also Synthetic waxes

Synthetic waxes

Wax polymers produced synthetically for various purposes. Polyethylene, polypropylene, polytetrafluoroethylene and polyvinyl acetate are frequently used in paint industry to increase scratch resistance in addition to matting and rheology modification. See Also Wax
 

Sepet değirmenler, içinde bir karıştırma miline bağlı karıştırıcı bulunan ve pigment veya dolgu pastasına batırılarak çalışan yaş öğütücülerdir. İçine yüksek yoğunluktaki küresel boncuklar bulunan sepet değirmenlerin yüzeyleri, pastanın geçişine olanak veren ama öğütücü boncukların dışarıya kaçmasına engel olan elekten oluşur. Karıştırıcının yapısı, döndükçe vakum yaratarak, pastanın, sepetin üst kısmındaki açıklıktan içeri girmesini sağlayacak biçimde tasarlanır. Bu temel unsurların yanısıra, çeşitli sepet değirmen üreticilerinin, aygıta ek üstünlükler sağlayan farklı tasarımlar da bulunmaktadır.

Basket mills

Basket mills are wet grinders consisting of an agitator disc connected to a vertical shaft. They work by immersing the agitator disc into a pigment or extender paste. Basket assembly is filled with high density milling beads, and the external part contains a slotted sieve which allows pigment paste to pass but not the milling beads. Basket mills are designed such that vacuum created by rotating disc, causes the paste to enter the basket from the upper surface. In addition to basic concept, some basket mill producers have different designs that impart extra features.

Hayvan derilerinin, kas, yağ ve tüylerden, kimyasal maddeler kullanılıp arındırıldıktan sonra mikroorganizmaların bozucu etkilerine dayanıklı hale getirilerek tekstil ham maddesi olan deriye dönüştürülmesi işlemi.

Tanning

Tanning is the process of making leather, which is a raw material in textile industry, by removing the flesh, fat and the hair from the skins of animals by using chemicals and making them durable against degradation by microorganisms.

Bir polimer kütlesinin ve polimer çözeltisi kütlesinin toplam hacminin içinde, moleküllerin bizzat işgal ettikleri hacimden geriye kalan hacim.

Free volume

The volume, which is excluded from the volume occupied by the molecules in the total bulk volume of polymer and its solution.

Katılma (addition) yoluyla polimerleşmenin en yaygın türüdür. Polimerleşecek birim, başlatıcı (initiator) olarak anılan kimyasalın etkisiyle, serbest radikal haline geçerek aktifleşir ve polimerleşme sürecini başlatır.

Free radical polymerization

The most common type of addition polymerization. Monomers transform into free radicals and become activated with the help of an initiator and the polymerization starts.

Bir akışkan olarak yüzeye yayılan organik kaplama filminin sert ve dayanıklı bir kuru filme dönüşmesi süreci. Sertleşme, (a) yaş boyalarda çözgenlerin uçmasıyla, (b) toz boyalarda, kaplanan tozun fırında erimesiyle oluşan filmin ortam sıcaklığına soğumasıyla, (c) ısıyla sertleşen bağlayıcılar içeren yaş veya toz boyalarda, film içinde yürüyen polimerleşme tepkimesiyle gerçekleşebilir.

Hardening

Transition of liquid organic coating on a surface, into a tough and durable dry film. Curing may take place (a) by solvent evaporation in liquid paints (b) by melting of coated powder into a film and then cooling to ambient temperature in powder coatings. (c) by polymerization reaction happening inside the film in liquid paints or powder coatings that contain heat-curing resins.

Poliamid sertleştirici

İçerdikleri aktif hidrojenler üzerinden, epoksi reçinelerinin okziran gruplarıyla tepkimeye girerek çapraz bağlanmayı sağlayan alifatik poliamid reçinelerinden oluşan epoksi sertleştiricisi.

Sertleştirici

Birinci bileşen olarak anılan ve ana bağlayıcı içeren bileşenle karıştırıldığında çapraz bağlanarak sertleşme sürecinin başlamasını sağlayan bileşen. Sertleştirici, çapraz bağlayıcı reçineyi veya bir katalizörü içerebilir.

Hardener

Polyamide hardener

Hardener for epoxy resins, composed of aliphatic polyamide resins which can crosslink with oxirane groups of epoxy resins using the active hydrogens it possesses.

Hardener

Component that starts hardening by cross-linking when mixed with binder containing component known as first component. Hardener may consist of cross-linkers or a catalyst.

Bir boya filminin, sert bir cismin uygulayacağı çizme, batma, yorarak deforme etme gibi etkilere karşı olan direncinin ölçüsü.

Sertlik testleri

Organik kaplamalarda sertlik ölçmek amacıyla kullanılan çok sayıda testin çoğu, şu üç ilkeden birini esas alır: Çizilmeye direnç, sert bir maddenin batmasına direnç, periyodik deformasyona karşı yorulma direnci.

Çizilmeye karşı direnç özelliğini ölçen sertlik testlerinin başında kalem sertliği testleri gelir. Bu testte, farklı sertlikteki standart kalemlerle boya filmi çizilmeye çalışılır. Boyanın sertliği, filmi çizemeyen en sert kalemin sertlik derecesi olarak rapor edilir.

Sert bir maddenin batmasına direnç esasına dayalı sertlik testlerinde, organik kaplamaya göre çok daha sert bir ucun, kontrollü bir kuvvet kullanılarak film içine doğru itilmesi karşısında, boyanın hangi noktaya kadar direnebildiği ölçülür. Bu ilkeyle uygulanan testler arasında en bilinenleri Buchholz Sertlik Testi ile Tukon (veya Knoop) Sertlik testidir.

Periyodik deformasyon karşısında yorulma direnci esasına dayalı sertlik testleriarasında en bilineni “Sarkaç Sertliği Testi” veya “Sarkaç Sönümleme Testi” dir. Bu testlerde, boya filmine küçük fakat periyodik bir kuvvet uygulanarak, filmin kaç döngü sonunda, ya da kaç saniyede yorularak kalıcı şekil bozukluğuna (deformasyona) uğradığı belirlenir.

Ayrıca Bkz. Kalem sertliği, Buchholz sertliği, Knoop sertliği, Sarkaç sertliği

Kalem sertliği testi

Sertleşmiş organik kaplama filminin yüzey sertliğini, standard sertlikteki kurşun kalemler kullanılarak belirlemeye yarayan bir test. Kalem sertliği testlerinde, yumuşaktan serte doğru aşağıdaki standard sertlikteki kalemler kullanılır: 6B, 5B, 4B, 3B, 2B, B, HB, F, H, 2H, 3H, 4H, 5H, 6H. Zımpara kağıdı kullanılarak ucu kare kesiti verecek biçimde şekillendirilen kalemlerle boyalı yüzey çizilir. Boya yüzeyinde kalıcı iz bırakan en yumuşak kalemden bir kademe yumuşak olan sertlik derecesi, filmin kalem sertliği olarak belirlenir.

Buchholz sertliği

Üzerinde sabit bir ağırlık bulunan keskin kenarlı bir metal tekerleğin, kurumuş boya filmi üzerinde yürütülmesiyle açılan V biçimli oyuğun boyu ölçülerek filmin sertliğini belirlemeyi hedefleyen bir testtir.

Knoop sertliği

Elmas uç üzerine bir ağırlık yükleyerek organik kaplama filminde bir batma izi bırakarak ölçülen sertlik. Knoop sertliği, ucun üzerindeki ağırlığı oluşturan kütlenin, ortaya çıkan batma izinin alanına bölünmesiyle hesaplanır.

Sarkaç sertliği

Yarı küre biçimli iki temas noktası aracılığıyla boya filminin üst yüzeyine temas eden bir sarkacın periyodik hareketi, boya filminin esnek olmayan tepkisine bağlı olarak zaman içinde sönümlenir ve bir süre sonra sarkaç durur. Sarkacın durmasına kadar geçen süre, boya filminin sertliğinin bir ölçüsü olarak kabul edilir. Bu değere “sarkaç sertliği” denir.

 

Hardness

Measure of resistance of a paint film to scratch, indentation and fatigue deformation.

Hardness tests

Vast majority of tests for measuring the hardness of organic coatings are based on the following three principles: scratch resistance, indentation resistance and fatigue resistance against periodic deformation.

Widely used scratch resistance test is the pencil hardness test. Pencils with varying hardnesses are used to scratch the paint film. The hardness of the film is reported as the grade of pencil that does not cause any scratching on the surface.

In indentation resistance tests, an indenter harder than the organic coating is forced against the film under a fixed load. The size of the indentation indicates the resistance of the paint. Buchholz hardness test and Tukon (Knoop) hardness test are the most known indentation hardness tests.

Pendulum hardness test is the most common test relateed to fatigue resistance against periodic deformation. The damping time or number of swings made by the pendulum required to make permanent deformation of paint film under periodic load is determined.

See Also Pencil hardness , Buchholz hardness, Knoop hardness, Pendulum hardness

Pencil hardness test

Test method used to determine the surface hardness of a dry organic coating film using a pencil with standart hardness. For pencil hardness test, pencils of following standarts are used arranged in increasing hardness level: 6B, 5B, 4B, 3B, 2B, B, HB, F, H, 2H, 3H, 4H, 5H, 6H. Coated surface is scratched with a pencil tip, square shaped with sand paper. A coating’s pencil hardness is defined as the hardness that is one level softer than the softest pencil leaving a permanent mark on the surface.

Buchholz hardness

Test that aims to determine hardness of a coating film by measuring the depth of a V-shaped cavity formed by running a sharp metal wheel carrying a constant weight on dried coating film.

Knoop hardness

Hardness measured by marking the coating film using a diamond tip that carries a certain weight. Knoop hardness is calculated by dividing the mass, that applies the weight, by the area of the mark observed on the surface.

Pendulum hardness

An oscillating pendulum, which is in contact with the paint film through two semi spherical touch points, damps according to non-elastic response of the paint film in due course and eventually stops. The time passed for the swing of the pendulum to be damped, is accepted as a measure of paint film hardness.

Sertlik testleri

Organik kaplamalarda sertlik ölçmek amacıyla kullanılan çok sayıda testin çoğu, şu üç ilkeden birini esas alır: Çizilmeye direnç, sert bir maddenin batmasına direnç, periyodik deformasyona karşı yorulma direnci.

Çizilmeye karşı direnç özelliğini ölçen sertlik testlerinin başında kalem sertliği testleri gelir. Bu testte, farklı sertlikteki standart kalemlerle boya filmi çizilmeye çalışılır. Boyanın sertliği, filmi çizemeyen en sert kalemin sertlik derecesi olarak rapor edilir.

Sert bir maddenin batmasına direnç esasına dayalı sertlik testlerinde, organik kaplamaya göre çok daha sert bir ucun, kontrollü bir kuvvet kullanılarak film içine doğru itilmesi karşısında, boyanın hangi noktaya kadar direnebildiği ölçülür. Bu ilkeyle uygulanan testler arasında en bilinenleri Buchholz Sertlik Testi ile Tukon (veya Knoop) Sertlik testidir.

Periyodik deformasyon karşısında yorulma direnci esasına dayalı sertlik testleriarasında en bilineni “Sarkaç Sertliği Testi” veya “Sarkaç Sönümleme Testi” dir. Bu testlerde, boya filmine küçük fakat periyodik bir kuvvet uygulanarak, filmin kaç döngü sonunda, ya da kaç saniyede yorularak kalıcı şekil bozukluğuna (deformasyona) uğradığı belirlenir.

Ayrıca Bkz. Kalem sertliği, Buchholz sertliği, Knoop sertliği, Sarkaç sertliği

Kalem sertliği testi

Sertleşmiş organik kaplama filminin yüzey sertliğini, standard sertlikteki kurşun kalemler kullanılarak belirlemeye yarayan bir test. Kalem sertliği testlerinde, yumuşaktan serte doğru aşağıdaki standard sertlikteki kalemler kullanılır: 6B, 5B, 4B, 3B, 2B, B, HB, F, H, 2H, 3H, 4H, 5H, 6H. Zımpara kağıdı kullanılarak ucu kare kesiti verecek biçimde şekillendirilen kalemlerle boyalı yüzey çizilir. Boya yüzeyinde kalıcı iz bırakan en yumuşak kalemden bir kademe yumuşak olan sertlik derecesi, filmin kalem sertliği olarak belirlenir.

Buchholz sertliği

Üzerinde sabit bir ağırlık bulunan keskin kenarlı bir metal tekerleğin, kurumuş boya filmi üzerinde yürütülmesiyle açılan V biçimli oyuğun boyu ölçülerek filmin sertliğini belirlemeyi hedefleyen bir testtir.

Knoop sertliği

Elmas uç üzerine bir ağırlık yükleyerek organik kaplama filminde bir batma izi bırakarak ölçülen sertlik. Knoop sertliği, ucun üzerindeki ağırlığı oluşturan kütlenin, ortaya çıkan batma izinin alanına bölünmesiyle hesaplanır.

Sarkaç sertliği

Yarı küre biçimli iki temas noktası aracılığıyla boya filminin üst yüzeyine temas eden bir sarkacın periyodik hareketi, boya filminin esnek olmayan tepkisine bağlı olarak zaman içinde sönümlenir ve bir süre sonra sarkaç durur. Sarkacın durmasına kadar geçen süre, boya filminin sertliğinin bir ölçüsü olarak kabul edilir. Bu değere “sarkaç sertliği” denir.

 

Hardness tests

Hardness tests

Vast majority of tests for measuring the hardness of organic coatings are based on the following three principles: scratch resistance, indentation resistance and fatigue resistance against periodic deformation.

Widely used scratch resistance test is the pencil hardness test. Pencils with varying hardnesses are used to scratch the paint film. The hardness of the film is reported as the grade of pencil that does not cause any scratching on the surface.

In indentation resistance tests, an indenter harder than the organic coating is forced against the film under a fixed load. The size of the indentation indicates the resistance of the paint. Buchholz hardness test and Tukon (Knoop) hardness test are the most known indentation hardness tests.

Pendulum hardness test is the most common test relateed to fatigue resistance against periodic deformation. The damping time or number of swings made by the pendulum required to make permanent deformation of paint film under periodic load is determined.

See Also Pencil hardness , Buchholz hardness, Knoop hardness, Pendulum hardness

Pencil hardness test

Test method used to determine the surface hardness of a dry organic coating film using a pencil with standart hardness. For pencil hardness test, pencils of following standarts are used arranged in increasing hardness level: 6B, 5B, 4B, 3B, 2B, B, HB, F, H, 2H, 3H, 4H, 5H, 6H. Coated surface is scratched with a pencil tip, square shaped with sand paper. A coating’s pencil hardness is defined as the hardness that is one level softer than the softest pencil leaving a permanent mark on the surface.

Buchholz hardness

Test that aims to determine hardness of a coating film by measuring the depth of a V-shaped cavity formed by running a sharp metal wheel carrying a constant weight on dried coating film.

Knoop hardness

Hardness measured by marking the coating film using a diamond tip that carries a certain weight. Knoop hardness is calculated by dividing the mass, that applies the weight, by the area of the mark observed on the surface.

Pendulum hardness

An oscillating pendulum, which is in contact with the paint film through two semi spherical touch points, damps according to non-elastic response of the paint film in due course and eventually stops. The time passed for the swing of the pendulum to be damped, is accepted as a measure of paint film hardness.

Reaktif seyrelticiler

Organik kaplama bağlayıcısını çözme etkisi göstermesinin yanısıra, üzerindeki fonksiyonel grup(lar) üzerinden çapraz bağlanma tepkimesine katılan, dolayısıyla da uçucu olarak çevreye karışmayan kimyasallar.

Seyreltici

Tek başına iyi bir çözücü olmamasına karşın, iyi çözücülere eklendiğinde çözme özelliğini bozmayan çözgenler. Seyrelticiler, genellikle incelticilere (tiner) maliyetleri düşürmek amacıyla eklenirler.

Diluent

Reactive diluents

Chemicals that dissolve organic coating binder and participate in the cross-linking reaction because of the functional groups they bear. Therefore, they are not volatile or hazardous to environment.

Diluent

Although their particular solvency is moderate, when mixed with strong solvents they do not affect the solvency. Diluents are used in conjunction with thinners to reduce cost.

Demirin ya da karbonlu çeliğin, yaklaşık 460ºC sıcaklıktaki erimiş çinko banyosundan geçirilerek bir çinko tabakasıyla kaplanması. Demir ve çeliğe göre daha kolayca korozyona uğrama yatkınlığında olan çinko tabakası, bu işemle, kurban anot gibi davranarak, üzerine kaplandığı metali korozyondan korur.

Hot-dip galvanizing

It is the process of coating iron or carbon steel with a thin zinc layer, by passing the metal through a molten bath of zinc at a temperature of around 460°C. Since Zinc is more prone to corrosion than iron or steel, zinc layer acts as a sacrificial anode and protects the metal from corrosion.

Kristallenme sıcaklığının üzerine ısıtılan karbonlu çelik kütüklerinin, sıcak haldeyken hadde silindirlerinden geçirilerek inceltilmesiyle elde edilen levha biçimli ürün.

Hot rolled steel

Sheet shaped products obtained by passing carbon steel billets heated above their recrystallization temperature, through a set of work rolls so that thinner cross sections form.

Boyanın, gerçekte üzerine uygulanacağı yüzey üzerindeki örtücülüğüne ise “sınai örtücülük” veya “endüstriyel örtücülük” adı verilir. Sınai örtücülük, gerçek uygulama yüzeyi (:Kimi zaman çıplak yüzey, kimi zaman da belli bir renge sahip astarın uygulandığı yüzey) üzerine, kademeli olarak artan kalınlıklarda uygulama yapılarak belirlenir. Bir ince film ile, bir sonraki kademede uygulanan daha kalın film arasındaki renk farkı, renk ölçüm cihazıyla belirlenir. Renk farkının DE<0,3 olduğu noktadaki kalınlık “endüstriyel örtücülük” değeri olarak kaydedilir.

Industrial hiding

Hiding of paint over the real subtrate to be coated is called industrial hiding. It is determined by applying gradually increasing subsequent layers on the real substrate (sometimes it can be a bare surface or primed surface with a certain color.) If the color difference obtained by color measuring device, between two subsequent layers (a thicker film after a thin film) is less than 0.3 (DE<0.3), the film thickness at that point is defined as industrial hiding.

Boyalı metal olarak üretilen metal bobinlerinin, arka yüzeylerine, metalin arka yüzünü korozyondan korumak amacıyla uygulanan boya.

Backcoat

Paint that is applied on the back surface of metal coils to protect this side from corrosion.

Hem su hem de UV direncinin yüksek olması gereken dış cephe sanayi boyası polyesterlerinde kullanılan poliol.
Kimyasal adı: 1,4_Siklohekzandimetanol; 1,4-dimetilolsiklohekzan
Kimyasal formülü: 

Erime noktası: 35°C

Cyclohexanedimethylol (CHDM)

Polyol that is used in exterior-use industrial coating polyesters which require high water and UV resistance.
Chemical name: 1,4-cyclohexane dimethylol, 1,4-dimethylcyclohexane
Chemical formula: 

Melting point: 35°C

Pek çok doğal reçineyi, selüloz eterleri ve fenol formaldehit reçinelerini çözen bir alkol.
Kimyasal formülü: 

Kaynama noktası: 160°C; etere göre buhar sayısı: 28; özgül ağırlığı: 0,942; kırma indisi: 1,4191; parlama noktası: 63°C

Cyclohexanol

Alcohol that can dissolve many natural resins, cellulose ethers and phenol formaldehyde resins.
Chemical formula:

 

Boiling range: 160°C; Evaporation number based on the ether: 28; Specific gravity: 0,942; Refractive index: 1, 4191; Flash point: 63°C

Çözgenli boyalarda kullanılan sikloalifatik keton çözücü.
Kimyasal adı: Siklohexanon
Kimyasal formülü: 

Kaynama noktası: 156,7°C; etere göre buharlaşma sayısı: 40; özgül ağırlığı: 0,948; kırma indisi: 1,4500; parlama noktası: 43°C

Cyclohexanone

Cyclo aliphatic ketone solvent used in solvent-borne coatings.
Chemical name: Cyclohexanone
Chemical formula: 

Boiling point: 156,7°C; evaporation number relative to ether: 40; specific gravity: 0,948; refractive index: 1,4500; flash point: 43°C

Etil silikatlar

Silikanın etil gruplarıyla tepkimesi sonucunda elde edilen, yüksek korozyon direnci sağlayan kaplama bağlayıcısı grubu. En yaygın kullanılan örneği tetraetilortosilikat monomeridir. Çinko yüklemeli sulu astarların yapımında kullanılırlar.

Silika

Yer kabuğunda en fazla bulunan mineral olan silikondioksit, SiO2, bileşiğinin kısaltılmış adı. Boya sanayiinde, organosilikon bileşiklerin yakılmasıyla elde edilen ve çok gözenekli olan pirojenik (yakmayla oluşturulan) silika ve kolloidal silika, boyanın akma, yayılma, çökme davranışlarını ayarlamak için kullanılır. Mikron boyutunda öğütülen, daha iri silika tozları boyanın matlaştırılmasında katkı olarak kullanılır. Uygun çözgen ve/veya reçine ortamlarında nano boyutunda çöktürülen silika ise, boyanın çizilme ve yanma dirençlerini artırmada kullanılır.

Silika dolgular

Boya sektöründe, matlaştırıcı katkı olarak, amorf yapılı kuvarsın öğütülmesiyle elde edilen kuvars unu yaygın biçimde kullanılır. Yine SiO2 yapılı diatome toprak da aynı amaçla kullanılır. Ayrıca, silisyum tetraklorür (SiCl4)’ün yakılmasıyla elde edilen pirojenik silika (SiO2) da boyada reoloji düzenleyici katkı olarak kullanılır.

Silikat esaslı bağlayıcılar

Sodyum ve Potasyum Silikatlar gibi alkali metal silikatlar sınırlı ölçüde de olsa inorganik boya bağlayıcısı olarak kullanılırlar. Ayrıca, etil silikat da, başta yüksek korozyon dirençli çinkoca zengin astarlar olmak üzere, korozyon önleyici boyalarda bağlayıcı olarak kullanılır.

Silica

Ethyl silicates

Group of coating binders that is obtained by reaction of silica with ethyl groups and that provides high corrosion resistance. Most widely used example is tetraethylorthosilicate monomer. They are used in production of zinc-rich waterborne primers.

Silica

Abridged name of silicon dioxide, which is an abundant mineral on earth. In paint industry, porous and pyrogenic silica and colloidal silica produced by burning of organosilicone compounds, are used to adjust sagging, leveling and settling behavior of paint. Larger and grinded in micron scale silica dust is used as a matting agent. Precipitated silica in proper solvent and/or resin vehicle is used to improve scratch and flame resistances of paints.

Silica extenders

Quartz powder which is obtained by grinding amorphous quartz is widely used in paint industry as matting additive. Furthermore, SiO2 based on diatomaceous earth is used for the same purpose. Moreover, pyrogenic silica obtained by burning of silicon tetrachloride (SiCl4) is used as rheology modifier in paints.

Silicate based binders

Alkali metal silicates like sodium and potassium silicates have limited use as inorganic paint binder. Furthermore, ethyl silicate is used as a binder in anti-corrosive paints, especially in high corrosion resistant zinc-rich primers.

Boya sektöründe, matlaştırıcı katkı olarak, amorf yapılı kuvarsın öğütülmesiyle elde edilen kuvars unu yaygın biçimde kullanılır. Yine SiO2 yapılı diatome toprak da aynı amaçla kullanılır. Ayrıca, silisyum tetraklorür (SiCl4)’ün yakılmasıyla elde edilen pirojenik silika (SiO2) da boyada reoloji düzenleyici katkı olarak kullanılır.

Silica extenders

Quartz powder which is obtained by grinding amorphous quartz is widely used in paint industry as matting additive. Furthermore, SiO2 based on diatomaceous earth is used for the same purpose. Moreover, pyrogenic silica obtained by burning of silicon tetrachloride (SiCl4) is used as rheology modifier in paints.

Sodyum ve Potasyum Silikatlar gibi alkali metal silikatlar sınırlı ölçüde de olsa inorganik boya bağlayıcısı olarak kullanılırlar. Ayrıca, etil silikat da, başta yüksek korozyon dirençli çinkoca zengin astarlar olmak üzere, korozyon önleyici boyalarda bağlayıcı olarak kullanılır.

 

Silicate based binders

Alkali metal silicates like sodium and potassium silicates have limited use as inorganic paint binder. Furthermore, ethyl silicate is used as a binder in anti-corrosive paints, especially in high corrosion resistant zinc-rich primers.

Bkz. Polisiloksan yüzey katkıları

Boya girdileriyle uyuşur yapıda olan ve yüzey gerilimi diğer boya girdilerinden daha düşük olduğu için krater, portakallanma, telgraf, vb. yüzey kusurlarının oluşumunu önleyen katkıların genel adı. Ayrıca Bkz. Yüzey katkıları

Silicon additives / Silicon based surface additives

See polysiloxane surface additives

General name of surface additives that prevent surface defects like craters, orange peel, telegraphing etc. by virtue of their compatibility with paint ingredients as well as lower surface tension they have than other paint ingredients. See Also Surface additives

Silandiol ve silantriollerin değişik oranlarda kopolimerleştirilmesiyle elde edilen ısıl direnci yüksek organik kaplama reçineleri. Silan bileşiklerinin içerdiği hidrokarbon segmentlerine ve diol/triol oranlarına göre sertlik, esneklik, kimyasal ve ısıl direnç, çözünürlük, vd. özellikleri değişir.

Silicon resins

Heat resistant coating resins produced by copolymerization of silanediol and silanetriol in different ratios. Hardness, flexibility, chemical and heat resistance as well as solubility depends on hydrocarbon segments borne by silane compounds and diol/triol ratio.

Bkz. Bükme direnci

Boya filminin, üzerine uygulandığı metal panelle birlikte büküldüğünde çatlama, kırılma, yüzeyden ayrılma kusurlarının oluşmasına direnci. Bükme direnci, panelin silindirik ya da konik yapılı silindirlerin çevresinde bükülmesi ya da doğrudan katlanmak suretiyle bükülmesi gibi testler yapılarak ölçülür. Bu testler, sırasıyla, silindirik bükme testi, konik bükme testi ve T-bükme testi olarak anılırlar.

Cylindrical bending

See Bending resistance

Resistance of a coating film to cracking, breaking and delamination when bended together with the metal surface. Bending resistance is measured by bending the panel around a cylindrical or conical surface or by directly folding the panel. These tests are called cylindrical bending test, conical bending test and T-Bend test, respectively.
 

Toplama silindiri, besleme silindiri ve uygulama silindiri adı verilen üç paralel silindir kullanılarak yapılan boya uygulamaları. Boya tavasına batık biçimdeyken ekseni etrafında dönen toplama silindiri, yüzeyine sıvanan boyayı temas halinde olduğu besleme silindirine aktarır. Besleme silindiride, boyayı, yine temas halinde olduğu uygulama silindirinin yüzeylerine aktarır. Uygulama silindiriyse boyayı, bir taşıyıcı bant üzerine ilerlemekte olan nesne yüzeyine aktarır. Ayrıca Bkz. Direkt silindir uygulaması, Ters yönlü silindir uygulaması

Direkt silindir uygulaması

Hareketli bir taşıyıcı bant üzerinde ilerleyen düz panellere silindirler aracılığıyla boya uygulamaya dayanan “silindir uygulamaları”nın bir türüdür. Direkt silindir uygulamalarında, “uygulama silindiri”nin dönüş yönü, bantın ilerleme doğrultusuna paraleldir. Ters yönlü uygulamalara göre, boyaya daha düşük kesme kuvvetinin uygulandığı direkt uygulamalar, astar katı boyamalarında ve parlak olmayan son kat uygulamalarında olumlu sonuçlar verir. Ayrıca Bkz. ters yönlü silindir uygulaması, Silindirle boya uygulamaları,

Ters yönlü silindir uygulaması

“Uygulama silindiri”nin dönüş doğrultusunun, boyanacak nesneyi taşıyan bantın ilerleme doğrultusuyla ters yönde olacak şekilde ayarlandığı uygulamaya verilen addır. Bu uygulamayla, direkt uygulamaya göre, boya üzerinde daha büyük bir kesme kuvveti uygulandığından, genellikle daha iyi bir boya yayılması elde edilir. Özellikle, parlak son kat uygulamalarında bu yöntem tercih edilir. Ayrıca Bkz. Silindirle boya uygulamaları, Direkt silindir uygulaması

Roller coating applications

Paint application performed by using three parallel rollers named as pick-up, feeding and applicator. Pick-up roller immersed in paint pan, moves around its axis and transfers the paint to the feeding roller which it is in touch with. Feeding roller transfers the paint to the applicator roller in contact with it. Application roller, transfers the coating onto the material to be coated which is moving on a conveyor belt. See Also Direct roller application, Reverse roller application

Direct roller application

Type of roller applications, which are based on coating flat panels with rollers on a moving conveyer. In direct roller applications, rotation direction of “application roll” is the same as the conveyer’s moving direction. Having a lower shear than reverse roller application, direct roller application provides good results in primer and non-glossy top coat applications. See Also Reverse roller application, Roller coating applications

Reverse roller application

Paint application method where the applicator rolls run in the opposite direction to the conveyor movement. In this application, better levelling is achieved on the surface because sheer stress exerted on the paint film is higher than in direct rolling application. Reverse roller application method is preferred especially in glossy topcoats. See Also Roller coating applications, Direct roller application

 

Gemilerde makine dairesinde bulunan ve makine dairesi taban sacından yaklaşık 1 metre yükselen boş hacim. Makine ve aksamlardan sızan ve bakım çalışmaları sonucunda boşaltılan yağ, yakıt, ve kirli suyla, doğrudan temiz su, deniz suyu gibi sıvılar (: sintine suyu)sintinede toplanır.

Bilge

Empty space in engine room and one meter high from the engine room floor in ships. Oil, fuel, dirty water as well as clean and seawater leaked from engine and its components or emptied water during maintance is drained in bilge.

Çelik kütüklerin, kristallenme sıcaklığının altındaki sıcaklıklarda, hadde silindirlerinden geçirilmesiyle ince levha halinde elde edilen çelik ürünü. Soğuk haddelemeyle elde edilen levhaların akma dayanımları ve sertlikleri, sıcak haddelenmiş ürünlerinkine göre daha yüksek olur.

Cold-rolled steel

Sheet shaped products obtained by passing carbon steel billets below their recrystallization temperature, through a set of work rolls so that thinner cross sections form. Sheets produced by cold-rolling have higher sagging resistance and harder than hot-rolled steel.

Soğurma eylemini gerçekleştirmek. Türkçe kaynaklarda, absorplamak, absorbe etmek, emmek sözcükleri de aynı anlamda kullanılmaktadır.

to absorb

To perform absorption.

Başta morötesi ışınları ve kimyasal maddelerin etkileri olmak üzere, dışarıdan gelen etkilerle boya pigmentlerinin tahrip olması ve buna bağlı renk doygunluğunun azalması.

Fading

Due to outdoor effects, especially UV light and chemicals, pigments degrade. This degradation leads to decrease in saturation of color and is called fading.

Ağır solvent nafta (solvesso 200)

Aromatikçe zengin petrollerin damıtılmasında, 226-285°C aralığında kaynayarak ayrıştırılan bir karışım çözgen. Etere göre buharlaşma sayısı:>1000; özgül ağırlığı: 0,990; kırma indisi: 1,591; parlama noktası: 102°C

Orta ağır solvent nafta

Aromatik ağırlıklı petrol damıtma ürünlerinin bir karışımı. Kimyasal yapısı: Net bir kimyasal yapıdan söz edilemez. Kaynama aralığı: ~180-210°C; etere göre buharlaşma sayısı: 115 (Solvesso 150 için), 148 (Shelsol AB için); özgül ağırlığı: 0,894-0,895; kırma indisi: 1,512; parlama noktası: 62°C

Solvent nafta

Aromatikçe zengin petrollerin damıtılmasındai 150-195°C aralığında kaynayarak elde edilen bir karışım çözgen. Etere göre buharlaşma sayısı: 35-46 arasında; özgül ağırlığı: 0,872—0,875; kırma indisi: 1,50; parlama noktası: ~42°C (Ticari örnekler: Solvesso 100, shelsol A, vd.)

Solvent naphta

Heavy solvent Naphta

Mixture of solvents obtained at 226-285°C interval during distillation of aromatically rich petroleum. Evaporation number relative to ether: >1000; specific gravity: 0,990; refractive index: 1,591; flash point: 102°C

Medium heavy solvent naphta

Mixture of distillation products composed predominantly of aromatics. Chemical structure: No definite chemical structure.
Boiling range: ~180-210°C; Evaporation number based on the ether: 115 (for Solvesso 150), 148 (for Shelsol AB); Specific gravity: 0,894-0,895; Refractive index: 1,512; Flash point: 62°C

Solvent naphta

Solvent mixture obtained in a boiling range of 150-195°C during distillation of petroleum products rich in aromatics. Evaporation number based on the ether: 35-46; Specific gravity: 0,872-0,875; Refractive index: 1, 50; Flash point: ~42°C. (Commercial samples: Solvesso 100, Shelsol A etc.)

Boya gamının en üst tabakasını oluşturan boyalar. Dış etkilere doğrudan maruz kalacağı için uygun dayanım özelliklerini göstermesi beklenir.

Topcoats / Topcoat paints / Topcoat Coatings

The last coat applied in a coating system. Since topcoats are exposed directly to the outdoor conditions, they are expected to have certain durability.

Soya fasulyesinden elde edilen, gerek gıda sektöründe gerekse alkid reçineleri üretiminde kullanılan bir bitkisel yağ. Yağ asidi bileşimi ve kuruma özellikleri bakımından ayçiçek yağına benzeyen yarı kuruyan bir yağdır. Yapısında yaklaşık %51 oranında iki doymamışlıklı linoleik asit ve %25 oranında tek doymamışlıklı oleik asit içerir.

Soybean oil

Soybean oil is a vegetable oil extracted from soybeans. It is used in food industry and synthesis of alkyd resins. Soybean oil is semi-drying oil, which have a similar fatty acid composition and drying characteristics to sun flower oil. Soybean oil contains %51 of linoleic acid (two unsaturated bonds) and %25 oleic acid (single unsaturated bond).

Uygulandığı yüzeye geçici bir süreyle koruyuculuk sağlaması hedeflenen, öngörülen geçici süre sona erdikten sonra kolayca soyularak yüzeyden ayrılan boyalar.

Strip coats / Strippable coatings / Peelable coatings

Paints that can provide protection for a certain time to the surface on which they applied and after this period, they can be easily removed from the surface.

Sertleşmiş organik kaplama filminin yapıştığı yüzeyden tabakalar halinde ayrılması.

Peeling

Removal in sheets of cured organic coating from the surface.
 

Görünür ışık tayfında yer alan ve her biri belli bir dalga boyundaki ışığın rengi olan renkler.

Spectral colors / Spectrum colors

Colors in the visible color spectrum each of which are lights of certain wavelength.

Yaş boya uygulamalarında, henüz yaş olan boya filminin üzerine, boyanın kendisinin veya yakın zamanlarda ve ortamlarda uygulanan bir başka boyanın sprey tozu düştüğünde film yüzeyinde tanecik, krater, portakal görünümü gibi görsel kusurlar oluşabilir. Bu olguya yol açan boya özelliği “sprey tozuna duyarlılık“ olarak anılır.

Spray dust sensitivity

In wet paint applications, a spray dust fallen on a still wet paint film from the paint itself or another paint applied nearby at the same time may cause visual defects as particles , craters or orange peel. The property of a paint causing this phenomenon is known as spray dust sensitivity.

Polistiren (PS)

Polistiren, termoplastik bir polimer olup, şeffaf, kolayca renklendirilebilen ve işlenebilen bir malzemedir. Kırılgan olmasına rağmen, mekanik ve termal özellikleri gündelik eşya yapımına uygundur. Genellikle, film veya köpük olarak paketlemede, beyaz eşyada ve ev dekorasyonlarında kullanılır.

Stiren

Pek çok polimerin üretiminde temel yapı taşı veya modifiye edici olarak kullanılan bir monomer.
Kimyasal adı: fenil etilen; vinil benzen
Kimyasal formülü:
Kaynama noktası: 145°C

Styrene

Polystyrene (PS)

It is a transparent thermoplastic polymer. It can easily be made to take on various colors and it can be processed easily. Although it is brittle, its mechanical and thermal properties are suitable for production of everyday goods such as packaging, household items, home decoration as in film or foam.

Styrene

A monomer used as a precursor or a modifier in the synthesis of most polymers.
Chemical name: phenylethene, vinyl benzene
Chemical formula:
Boiling point: 145°C

Bkz. Sulu boyalar

Akışkanlığı ayarlamak için organik çözgenler yerine suyun kullanıldığı boyalar sulu boyalar olarak tanımlanır. Sulu boyalar, lateks boyalar, suyla inceltilen boyalar ve sulu emülsiyon boyalar gibi üç alt gruba ayrılırlar. Sulu boyalar için sektörde yaygın olarak “Su esaslı boyalar” ve “Su bazlı boyalar” terimleri kullanılır. Bu terimler yanıltıcıdır. Çünkü, su, kuruma sürecinde boyayı terkeder. Oysa, bir şeyin esası, onun karakterini belirleyen ayrılmaz unsurudur.

Water-based paints

See Waterborne coatings

Waterborne coatings are defined as coatings in which water is used for adjusting flow behaviour instead of organic solvents. They are subdivided into three groups as latex coatings, water reducible coatings and, emulsion coatings. Waterborne coatings are commonly misnamed as water based coatings. This term is misleading because basis of something is the inherent element that determines its characteristics, whereas water leaves the paint during drying.

Boya filminin, suyun zaman içinde neden olabileceği hasarlanma ve parçalanmaya karşı direnme özelliği.

Water resistance

Resistance of a paint film against degradation and failure caused by water.
 

Boya filminin yüzey geriliminin, suyunkinden çok düşük olması ve filmin suda çözünen unsurlar içermemesi gibi özellikleri, suyun boya filmini ıslatmasını güçleştirir. Boya filminin su tarafından ıslatılma güçlüğünü anlatmak için, bazen, boya filminin suyu itici özellikte olduğu da söylenir.

Water repellency

Wetting of paint film becomes difficult when surface tension of paint film is lower than that of water and the paint film does not include any water-soluble impurities. In order to specify the difficulty of wettability of paint film, sometimes paint film is defined as water repellent.

Boya filmi üzerinde, sadece suyun etkisi sonucunda oluşan bölgesel görünüm değişikliği.

Water spotting

Regional appearance change on paint film caused merely by water.
 

Suyu absorplama (soğurma) eğiliminde olan veya suya karşı kimyasal ilgisi yüksek olan maddelerin genel adı.

Hydrophilic

General name of materials that have a tendency to absorb water or a strong affinity to water.
 

Suyu absorplamayan (soğurmayan) veya suya karşı kimyasal ilgisi olmayan maddelerin genel adı.

Hydrophobic

General name of materials that do not have a tendency to absorb water or a strong affinity to water.

Akışkanlığı ayarlamak için organik çözgenler yerine suyun kullanıldığı boyalar sulu boyalar olarak tanımlanır. Sulu boyalar, lateks boyalar, suyla inceltilen boyalar ve sulu emülsiyon boyalar gibi üç alt gruba ayrılırlar. Sulu boyalar için sektörde yaygın olarak “Su esaslı boyalar” ve “Su bazlı boyalar” terimleri kullanılır. Bu terimler yanıltıcıdır. Çünkü, su, kuruma sürecinde boyayı terkeder. Oysa, bir şeyin esası, onun karakterini belirleyen ayrılmaz unsurudur.

Waterborne coatings

Waterborne coatings are defined as coatings in which water is used for adjusting flow behaviour instead of organic solvents. They are subdivided into three groups as latex coatings, water reducible coatings and, emulsion coatings. Waterborne coatings are commonly misnamed as water based coatings. This term is misleading because basis of something is the inherent element that determines its characteristics, whereas water leaves the paint during drying.

Bağlayıcı olarak sulu emülsiyon polimerlerinin kullanıldığı boyalar.

Waterborne emulsion paints

Paints in which waterborne emulsion polymers are used as binders.

Küçük polimer damlacıklarının, emülsiyon katkıları (emülgatörler) kullanılarak, su içindeki kararlı asıltılarıdır. Polimerleşme, ham maddelerin oluşturduğu damlacıkların içinde gerçekleşirse, oluşan emülsiyona “birincil emülsiyon” denir; evvelce oluşan polimerin çözgen içinde çözünmesiyle oluşan çözelti, su içinde damlacıklar halinde askıda tutularak emülsifiye ediliyorsa, oluşan emülsiyona “ikincil emülsiyon” adı verilir.

Waterborne emulsion polymers

Waterborne emulsion polymers are suspensions of small polymer droplets which are stabilized by emulsifiers in water. If the polymerization occurs in the droplets formed by raw materials, the emulsion is called “primary emulsion”. If the solution of a solventborne polymer is emulsified in water, than it is called “secondary emulsion”.

Sunta (Yonga levha) odun talaşının belli kimyasal birleştiriciler ile karıştırılarak preslenmesi sonucunda, farklı kalınlıklarda elde edilen levhadır. Mobilya sanayinde sıkça kullanılır. Suya ve yanmaya karşı dayanımı düşüktür. Mutfak dolapları, fazla yük taşımayacak olan elbise dolapları ve raflar, bazı ofis mobilyaları ve rafların yapımında kullanılır.

Chipboard (U.K.) / Particle board (USA)

Panels with various thicknesses, produced by mixing wood chips with certain chemical binders and compressing. It is frequently used in furniture sector. Chipboards have poor resistance against water and flame.. Kitchen cabinets, wardrobes and shelves that are used for carrying lightweight objects, some office furnitures and shelves are made from chipboard.

Bileşiminde suyla inceltilebilen polimerlerin ve genellikle % 15’ in altında suyla karışabilen alkol, glikol gibi çözgenlerin yer verildiği ve kullanım öncesinde su kulanılarak inceltilebilen boyalar. Bu grup boyalara, yanlış olarak “suda çözünen boyalar” de denilmektedir.

Water reducible paints

Water reducible paints contain water reducible polymers as well as water miscible solvents such as alcohol or glycol generally below 15%. Water reducible paints, can be reduced using water before application. They are commonly misnamed as water soluble paints.

Üzerine yeteri miktarda su seven (hidrofilik) grup eklenmek suretiyle suyla inceltilebilme özelliğini kazanan reçineler.

Water reducible resins

Resins, which are made water reducible by adding sufficient amount of hydrophilic groups into their structure.

Ağaçtan bir ahşap malzeme elde etmek amacıyla yapılan kesme işlemi sırasındaki kesme doğrultusunun, ağaç lifleriyle paralel olması durumunda “suyuna kesim” yapılmış olur. Ayrıca Bkz. Kontra kesim

Kontra kesim

Ahşap malzeme elde edilmesi sırasında, kesme doğrultusunun, ağacın lifleriyle dik açı yapacak yönde olması halinde, bu kesme işlemine ahşap sanayiinde kontra kesim adı verilir. Ayrıca Bkz. Suyuna kesim

Edge cutting

During obtaining of wooden materials, if the cutting direction is parallel to the grain direction of wood, it is called edge cutting. See Also End cutting

End cutting

During obtaining of wooden materials, if the cutting direction is perpendicular to the grain direction of wood, it is called end cutting. See Also Edge Cutting

Katı haldeki bir element ya da bileşiğin, sıvılaşmadan doğrudan gaz fazına geçmesi.

Sublimation

Phase transition of a solid element or compound to gas phase without passing through liquid stage.

Yaş boyada pigment yumaklaşması, yaş boya fiminde yüzme gibi sorunların olup olmadığını anlamak amacıyla yapılan basit bir test. Test edilecek boya bir panele uygulanır. Kısa süreli bir ön kurutmadan sonra, hala kurumamış fakat kurumaya çok yakın olan boya parmak ile ovuşturulur. Bulunabilecek pigment yumakları bu ovuşturma sırasında ezilerek etkin pigment yüzeyi artırılır. Bu, yumakları ezilen pigmentin renk şiddetinin artmasına yol açar. Dolayısıyla, boyada yukarıdaki sorunlar mevcutsa, ovalanan kısımla, ovalanmayan kısım arasında renk farkı oluşur.

Rub-out test

A test performed to determine whether there is a pigment flocculation or flooding in the wet paint. The paint to be tested is applied on a panel. After a short drying time (flash-off) rub-out test is carried out by rubbing the paint film with a finger while it is still damp but already starting to dry. The pigment flocs, which may present in the paint film will be re-dispersed by rubbing and the active pigment surface will increase leading to an increase in color strength of pigments. Therefore, if defects described above exist in paint film, there would be a color difference between the rubbed and unrubbed area.

Boya ve vernik yüzeylerinde, yüksek bağıl nem koşullarında yapılan uygulama sonucunda oluşan beyazlaşma kusurudur. Çözgenli boyalarda görülür. Uygulamanın ardından çözgenlerin buharlaşmasıyla soğuyan yaş film üzerinde hava neminin yoğuşarak organik polimerlerin çökelmesine yol açması sonucunda oluşur.

Blushing

A paint defect appearing as whitening on the paint and varnish surfaces when paint application is performed at high relative humidity. It is seen in solventborne coatings. After application, solvent evaporation lowers the substrate temperature causing moisture in the air to condense on the paint film which, in turn causes precipitation of organic binder.

Derinlemesine süzme

Derinlemesine süzme, boya içinde bulunan ve tutulması istenen taneciklerin boyutunun çok üzerindeki kalınlıkta bir tabaka halinde bulunan ve gözenekli bir yapıya sahip olan süzme ortamları (örn. gözenekli kartuşlar) kullanılarak yapılır. İstenmeyen tanecikler, gözenekli yapının girintileri içinde tutularak süzülmüş olurlar.

Kartuş filtrelerle süzme

Kontrollü bir gözenek yapısına sahip olacak biçimde üretilen kartuşlar kullanılarak boyanın basınç altında ve “derinlemesine filtrasyon” yöntemiyle süzülmesi. Günümüzde, bu amaçla yapılan boya süzme işlemlerinde, gözenek açıklığı 1µm’den 100µm’ye kadar değişen süzme kartuşları kullanılmaktadır.

Süzme

Katı taneciklerin, geçebilen tane büyüklüğünü sınırlayan bir ayırıcı aracılığıyla, içinde bulundukları sıvı ortamdan mekanik olarak ayrılması. Ayrıca Bkz. Yüzeysel süzme, Derinlemesine süzme

Yüzeysel süzme

Boya içinde mevcut olan ve istenmeyen taneciklerin, belirli göz açıklıklarına sahip elekler kullanılarak tutulması işlemine yüzeysel süzme adı verilir.

Filtration

In-depth filtration

In-depth filtration is performed using porous filtration media (e.g, porous cartridges) with a thickness much higher than the desired particle size in the paint. Undesired particles are held in the pores of the filter and, thus the paint is filtered.

Filtration by cartridge filters

Filtration of coatings with “deep filtration method” under an applied pressure using cartridge filters having controlled porous structures. Presently, cartridge filters of 1µm to 100µm pore sizes are used for paint filtration processes.

Filtration

Mechanical separation of solid particles from fluid medium through a sieve which limits certain particle size to pass. See Also Surface filtration, In-depth filtration

Surface filtration

A process in which unwanted particles presented in paint are retained on a certain mesh size sieve.