Boya Terimleri

Aramak istediğiniz kelimeyi yazınız
A B C Ç D E F G Ğ H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Taber aşınma testi

Boya filmlerinin aşınma direncini ölçmekte başvurulan bir test. Döner bir tabla üzerine yarleştrilen boyalı panel, üzerine belirli bir kütle yerleştirilmiş olan aşındırıcı tekerleğe sürtünür. Belli sayıda dönüşün ardından, boyalı panel tartılarak aşınmayla eksilen boya miktarı belirlenir.

Taber abrasion test

Test for evaluating the abrasion resistance of paint films. A certain mass loaded abrading wheel rolls on painted panel mounted on a on a rotating turntable. After a certain number of revolutions, weight loss due to abrasion is determined.

Özellikleri belirlenmek istenen nesnede herhangi bir hasar yaratmaksızın uygulanabilen testler.

Non-destructive tests

Tests which can be performed by not causing damage to the object to be evaluated.

Kristal suyu içeren magnezyum silikat mineralidir [Mg(SiO10)(OH)2 veya 3Mg.4SiO2.H2O]. Yapraksı, küresel, tabakalı (lamelar) ve lifli görünümlerdeki kristal yapılarda bulunur. Kırılma indisi: 1,54-1,59; özgül ağırlığı: 2,70-2,85; yağ absorpsiyonu: 23-52 g/100 g talk. Boya, astar ve macunların zımparalanabilmesini kolaylaştırır. Yüksek yağ absorpsiyonuna da bağlı olarak boyanın kıvamını artırır, etkin matlaştırma sağlar.

Talc / Talcum

Magnesium silicate mineral containing crystal water Mg(SiO10)(OH)2 or 3Mg.4SiO2.H2O. It is found in spherical, lamellar and fibrous formed crystal structures. Refractive index: 1,54-1,59; specific gravity: 2,70-2,85; oil absorption value: 23-52 g/100 g talc. It enhances sanding of paint, primer and putties. Due to its high oil absorption value, it increases the viscosity of paint and provides active matting.

Alkali prosesle ağaç hamuru üretimi (kraft prosesi) sırasında elde edilen odun yağı. Damıtılarak renksizleştirildikten sonra kendisi veya yağ aşitleri alkid üretiminde kullanılır. Yağ asitlerinin % 30’ unu oleik asit, % 45’ ini linoleik asit ve % 14’ ünü de pinoleik asit oluşturur. Yarı kuruyan bir yağdır.

Tall oil

Wood oil obtained as a byproduct of the alkali process of wood pulp (Kraft process) manufacture. After decolorization by distilation, tall oil and its fatty acids are used in alkyd resin production. Tall oil is a semi-drying oil with a fatty acid composition of 30% oleic acid, 45% linoleic acid and 14% pinoleic acid.

Organik kaplama filminin, nihai fiziksel ve kimyasal özelliklerine sahip olacak düzeyde kuruyarak sertleşmesi.

Through drying

Hardening of an organic coating film to a degree at which it has its ultimate physical and chemical properties.

Uygun oranlarda karıştırıldıklarında renksiz bir uyarı üreten iki renk, tamamlayıcı renkler olarak tanımlanırlar. Örneğin, tamamlayıcı renkte iki ışık bir araya geldiklerinde beyaz ışığı oluştururlar. Buna karşın, tamamlayıcı renklerdeki iki boya karıştırıldıklarında siyah renkli bir boya oluştururlar.

Complementary colors

If two colors mixed in a proper proportion, result in a neutral color then they are called complementary colors. . For instance, when two lights with complementary colors are mixed, white light forms. On the other hand, when two paints with the complementary color are mixed, black paint is obtained.

Çeşitli tarım makinalarına, tanker, vana, depo, pulluk, vd tarımsal donatılara ve kürek, makas, testere gibi tarımsal el aletlerinin bazı kısımlarına uygulanan boyalar. Tarımsal araç-gereç boyaları, aşınmaya, kimyasallara ve paslanmaya karşı yüksek direnç sağlayacak biçimde tasarlanırlar.

Paints for agricultural tools

Paints applied to various agricultural machines, tankers, valves, tanks, plows and other agricultural equipment in addition to some parts of agricultural hand tools like shovel, scissor and handsaw. Paints for agricultural tools are designed to have high resistance against wear, chemicals and corrosion.

Bir ürün ya da hizmetin tasarlanması sırasında, ürünün ya da hizmetin sahip olması öngörülen özellikler toplamının ortaya çıkardığı kalite. Örneğin, bir pizza şirketi, tipi ve içeriği tanımlanmış 10 çeşit pizza için internetten sipariş alıp, şehirdeki tüm adreslere 20 dakikada ve sıcak ve hijyenik ürün teslimatı yapmak biçimindeki bir hizmet tasarımıyla kurulabilir. (Bkz.Soyulabilir boyalar). Buna karşın başka bir pizzacı, sıcaklığı yaz-kış 25ºC olan ve masalarında vazo içinde taze çiçek bulunan salonunda, içeriğini müşterinin seçerek belirleyeceği pizzaları en geç 15 dakika içinde masaya servis etmek tasarımıyla kurulmuş olabilir. İki hizmet arasındaki fark, tasarım kaliteleri arasındaki farktan kaynaklanmaktadır.Ayrıca Bkz. Üretim kalitesi

Soyulabilir boyalar

Uygulandığı yüzeye geçici bir süreyle koruyuculuk sağlaması hedeflenen, öngörülen geçici süre sona erdikten sonra kolayca soyularak yüzeyden ayrılan boyalar.

Üretim kalitesi

Bir ürün ya da hizmetin üretilmesi sürecinin sonunda, tasarım aşamasında öngörülen niteliklere ne oranda sahip olduğunun ölçüsü. Ayrıca Bkz. Tasarım kalitesi

Design quality

Total quality arisen from the predicted qualifications of a product or a service during the design stage. For instance, a pizza shop could be founded to take orders of 10 different pizzas of which ingredients are predefined, via internet and deliver these orders to all locations in the city within 20 minutes in a hot and hygienic condition. (See Peelable coatings). On the other hand, another pizza shop, could be founded to serve pizzas in the shop in which its temperature is held constant in summer and winter at 25ºC and there are fresh flowers in a vase at each table. Customers choose the ingredients of pizza and they will be served at most 15 minutes. The difference between two services is stem from the difference between their design qualities.
See Also Production quality

Strip coats / Strippable coatings / Peelable coatings

Paints that can provide protection for a certain time to the surface on which they applied and after this period, they can be easily removed from the surface.

Production quality

Assessment of how close the characteristics of a product and service are after production process, relative to those projected during design stage. See Also Design quality

Özellikle taşıtların dış yüzeylerine uygulanan boyaların, yoldan gelen taş parçacıklarının darbelerinden etkilenmemesi için sahip olması gereken dirence taş çarpma direnci denir. Darbe etkilerinin boya hasarlanmadan sönümlenebilmesi için, boya filmini oluşturan kimyasal bağların güçlü ve elastik olması gerekir. Bu nedenle, yüksek taş çarpma direncine sahip boyalarda, yaygın olarak, alifatik poliüretan esaslı bağlayıcılar kullanılır.

Stone chip resistance

Resistance of coatings especially applied on exterior parts of vehicles, against the impacts by stones thrown-up from road. The paint film should have strong and elastic chemical bonds so that the impacts are damped without deforming the coating. Therefore, aliphatic polyurethanes are preferred for high stone chip resistant coatings.

Toz haldeki pigmentlerin içinde disperse edildikleri akışkan ortam. Yaş boyalarda, taşıyıcı, bağlayıcı ve çözgenlerden oluşur. Toz boyalardaysa, ısı etkisiyle akışkanlaşan bağlayıcı taşıyıcıyı oluşturur.

Vehicle

Fluid medium in which pigment powders are dispersed. In liquid paints, vehicle comprises binder and solvent. In powder coatings, binders that can be fluidized by heat are used as vehicle.

Taşma (flooding) terimi, boyada mevcut pigmentlerin birinin ya da birkaçının boya yüzeyine, diğer pigmentlere oranla daha fazla göçmesi nedeniyle oluşan derinlemesine renk değişimini anlatmak için kullanılır. Taşma kusuru görülen bir yaş boyaya ovalama testi uygulandığında, boya–cam ara yüzeyine cam panelin arka yüzeyinden bakıldığında, ovalanan kısımda belli belirsiz bir renk değişikliği algılanabilirken, boya–hava ara yüzeyine bakıldığında yine ovalanan kısımda, bu defa, çok daha belirgin bir renk değişikliğinin olduğu gözlemlenir.

Flooding

It is used to specify a color change along the depth of the film due to the migration of one or several pigments to the surface more than other pigments. When rub-out test is performed on a wet paint film with flooding, one can see an indistinct color change on the rubbed region by looking the paint-glass interface behind the glass. On the other hand, a more certain color change can be seen at paint-air interface.

Bkz. Rengin ölçülmesi

Renkli yüzeylerden yansıyan ışığın, Renkölçer (colormeter, colorimeter) ve Renk spektrometresi cihazlarıyla analiz edilmesi yoluyla renk ölçümleri yapılır. Ayrıca Bkz. Tayfölçer

Renkölçer

Renkleri, gözümüzde mevcut olan üç farklı göz hücresini ne şiddette uyardıklarına göre tanımlayan kuramsal modellemeye göre çalışan renk ölçüm cihazı. Renkölçerler, bir rengi, o renkte mevcut olan mavi, yeşil ve kırmızı saf renk oranlarını veren “tristimulus değerleri” yani “üçlü uyarıcı değerler” cinsinden tanımlarlar.

Renk spektrometresi

Renkli bir yüzeyden kendi detektörüne gelen ışığı bir prizmadan geçirerek dalga boylarına ayıran ve gelen ışığın her bir dalga boyundaki ışık ışını oranını belirleyerek rengi ölçen ölçüm cihazı. Renk spektrometreleri, renk ölçerlere göre daha hassas renk ölçüm sonuçları verirler. Ayrıca Bkz. Renkölçer

Tayfölçer

Bkz. Rengin ölçülmesi

 

Color measurement

See Color measurement

Color measurement is performed by analysing the light reflected from a colored surface by using Colormeter, Colorimeter or Color spectrometer. See Also Spectrometer

Color measurement is performed by analysing the light reflected from a colored surface by using Colormeter, Colorimeter or Color spectrometer. See Also Spectrometer

Colorimeter / Colormeter

An instrument that measures color characteristics according to the intensity of excitement of three receptor cells in our eyes. Colorimeters define a color using “tristimulus values” which are the blue, green and red present in a color.

Color spectrometer

An instrument that measures the color by dispersing the light coming from a colored surface to its detector by passing through a prism into its component wavelengths and determining amount of light ray at each wavelength. See Also Colorimeter

Goniospectrometer

Spectrometer that carries out color measurements via detectors placed in such a way that enables measuring of different reflection angles from a colored surface. Goniospectrometers are used to measure colors that change at different angles, especially colors of coatings containing metal or pearlescent pigments.

Color spectrometer

An instrument that measures the color by dispersing the light coming from a colored surface to its detector by passing through a prism into its component wavelengths and determining amount of light ray at each wavelength. See Also Colorimeter

Spectrometer

See Color measurement

 

Bkz. Bükme direnci

Boya filminin, üzerine uygulandığı metal panelle birlikte büküldüğünde çatlama, kırılma, yüzeyden ayrılma kusurlarının oluşmasına direnci. Bükme direnci, panelin silindirik ya da konik yapılı silindirlerin çevresinde bükülmesi ya da doğrudan katlanmak suretiyle bükülmesi gibi testler yapılarak ölçülür. Bu testler, sırasıyla, silindirik bükme testi, konik bükme testi ve T-bükme testi olarak anılırlar.

T-bend

See Bending resistance

Resistance of a coating film to cracking, breaking and delamination when bended together with the metal surface. Bending resistance is measured by bending the panel around a cylindrical or conical surface or by directly folding the panel. These tests are called cylindrical bending test, conical bending test and T-Bend test, respectively.

Tebeşir

Tebeşir, deniz mikroorganizmalarının kabuklarının kalıntısından oluşan, çoğunlukla amorf kalsiyum karbonat (CaCO3)’tır. İç cephe inşaat boyalarında dolgu olarak kullanılır.

Tebeşirlenme

Boya bağlayıcılarının bazılarının dış ortamdaki başta morötesi ışınları, ısıl değişiklikler ve oksijen etkisiyle parçalanarak toz haline gelerek filmden ayrılmaları biçimindeki film kusuru.

Chalk

Chalk

Chalk is obtained from shell remains of marine microorganisms and is composed mostly of amorphous calcium carbonate (CaCO3). It is used as an extender in interior-use architectural coatings.

Chalking

A paint defect occurs when some of the paint resin types decompose on exposure to UV light, temperature differences and oxygen, and becomes powder-like, and leaves the film.

Bu boya üretim yaklaşımında, geniş bir bağlayıcı uyuşurluğuna sahip bir reçine, ortak dispersiyon reçinesi olarak seçilir ve bu reçine içinde, çeşitli pigmentler ayrı ayrı ezilerek istenen ezme inceliğine getirilir. Daha sonra, istenen bir boya rengi bu pastalar kullanılarak renk eşlemesi yapılır ve uygun hesaplamalarla miktarları belirlenen diğer girdilerle boyanın alt ilavesi yapılır. Bu yaklaşımın başlıca üstünlükleri, uyuşur reçine kullanarak çeşitli ürün grupları için kullanılabilen ortak pastalar yapıp değirmenler başta olmak üzere üretim aracı kapasitelerinin ve stok alanlarının daha iyi optimize edilmesi ve hızlı üretim yapılabilmesidir. Yaklaşımın öne çıkan zayıf yanlarıysa, derişik pigment pastaları kullanılması nedeniyle hassas renk eşlemenin yapılamaması; derişik pasta ortamındaki pigmentlerin, zaman içinde yumaklaşarak, renk şiddeti düşüklüğü, parlaklık kaybı, tanecik oluşumu, pusluluk gibi sorunlara yol açmaları olarak sayılabilir.

Paint production using monopigmented pigment pastes

In this paint production approach, a resin with a high compatibility range is selected as main dispersion resin and different pigments are dispersed separately to a certain grain size using this resin. Color matching is performed using this pigment pastes and letdown is done by adding remaining ingredients after a proper calculation. The main advantages of this approach are, better optimization of capacity of production equipment (especially the mills) and storage areas in addition to reduced production times. It is achieved by producing common pigment pastes, which can be used in various product groups owing to the compatible resin used. The drawback of this approach is the difficulties in sensitive color matching because of highly concentrated pigment pastes in addition to the possibility of decrease in color strength, gloss as well as haze and formation of particles due to pigment flocculation during storage.

Boya uygulanacak yüzeyler üzerinde bulunan ve yapışmayı olumsuz etkileyebilecek pas, gevşek kabuk, kir gibi malzemeyi uzaklaştırmak amacıyla kullanılan basit araç. Tel fırçaların telleri, kullanım yaygınlığına göre sıralanacak olursa, sertleştirilmiş karbon çeliği, paslanmaz çelik ve pirinçten yapılır. Tel fırçalar, elle fırçalamada kullanıldıkları gibi, dönme veya titreşim yaratan motorlar tarafından hareketlendiriilerek de kullanılırlar.

Wire brush

A simple tool used to remove rust, loose/peeling paint and dirt from the surface to be coated otherwise these can cause difficulty in adhesion. The bristles of wire brush are usually made of carbon steel, stainless steel and brass. (Given in a sequence of use prevalence. Wire brushes are used with rotating and vibrating motors in addition to simply by hand.

Telgraf kusuru, boyanın sertleşme/kuruma süreci sonrasında, boyanan yüzeyin dokusunun boyanın üst yüzeyine yansımasıdır. Bazen, boyanan yüzey üzerindeki parmak izlerinin, su lekelerinin ya da zımpara izlerinin boya yüzeyine yansıması da telgraf kusuru olarak adlandırılır, ancak bu kusurlar genellikle yüzeyin ıslatılamamasından kaynaklanan görüntülerdir. Normal olarak telgraf kusuru yüzey üzerindeki veya yüzeyin bir kısmı üzerindeki sıcaklık ya da derişim farklılıklarının yol açtığı bölgesel yüzey gerilim farklılıklarından kaynaklanır. Örneğin, levha biçimindeki bir metal parçanın fırınlanması sırasında, varsa, arkasındaki takviye elemanı, o kısmın geç ısınmasına ve dolayısıyla yüzey geriliminin yüksek kalmasına yol açar. Böyle bir durumda, yüksek yüzey gerilim bölgesine doğru oluşacak boya hareketlenmesi nedeniyle (Marangoni Olayı), takviye elemanının üzerindeki boya film kalınlığının daha yüksek olması beklenir.

Marangoni olayı

Yarı dolu bir şarap şişesi çalkalandıktan sonra ağzı kapalı olacak şekilde başaşağı döndürülürse, bir süre sonra, şişe içindeki şarabın, yer çekimine karşı, yan yüzeylere “tırmandığı” gözlenir. Fizikokimyasal mekanizmasını, 1900’lü yılların başında İtalyan fizikçi Carlo Marangoni’nin çözümlemesi nedeniyle bu olgu “Marangoni Olayı” olarak anılır. Kısmen şarap dolu şişenin yan iç yüzeylerinde ince bir yaş film halinde mevcut olan şarabın içindeki alkol sudan daha hızlı buharlaşır. Bunun sonucunda, o bölgelerdeki filmde alkol oranı azalıp su oranı artar. Saf suyun yüzey gerilimi, saf etanolün yüzey geriliminden yüksektir. Dolayısıyla, alkolün buharlaşarak terkettiği sıvının yüzey gerilimi artar. Yüzey gerilimi daha düşük olan şarap kütlesinden, yan yüzeylerdeki daha yüksek yüzey gerilimli ince sıvı filmine doğru bir şarap akışı oluşur ve Marangoni olayı gerçekleşir.

Telegraphing

Telegraphing is the revealing of surface of the coated part of the substrate through the coating. Sometimes, the showing through of fingerprints, water spots or sanding marks on the substrate is called telegraphing. But these defects are usually manifestations of dewetting. Telegraphing is normally caused by surface tension gradients on the part of the substrate due to the concentration or temperature changes. For instance, when baking a sheet metal surface, if there is a reinforcment element, it will cause that part to have a lower temperature and therefore a higher surface tension. In this case, due to movement towards the high surface tension region (Marangoni effect), paint film above the reinforcement element will be higher.

Marangoni effect

When a closed half-filled bottle of wine, turned upside-down after shaking, it is seen that the wine in the bottle starts to climb the walls of bottle. Since, Italian physicist Carlo Marangoni explained the physicochemical mechanism lying under this phenomenon at the beginning of 1990’s, it’s called Marangoni effect. Alcohol in the thin wet film on the lateral surface of partially full bottle of wine evaporates more rapidly than water. Hence, alcohol amount decreases in these parts, resulting in increase in water concentration. The surface tension of pure water is higher than that of pure ethanol. Therefore, the surface tension of the liquid film from which alcohol evaporated increases. Then, a flow gradient occurs from the bulk part of wine which has lower surface tension, to the thin film layer on the sides with higher surface tension.
 

Bir katı maddenin yüzeyi ile temasta bulunan bir sıvı damlası, katı-sıvı-hava noktasında bir açı oluşturur. Temas açısı adı verilen bu açı bir Gonyometre (Goniometre) ile ölçülebilir. Boya sektöründe temas açısı, yaş boyanın yüzey geriliminin ölçülmesinde kullanılır.

Contact angle measurement

A liquid droplet in contact with a solid surface makes an angle at solid-liquid-air triple point. The angle known as contact angle can be measured with goniometer. In paint industry, the contact angle is used to determine surface tension of liquid paint.

p-Ksilen’in yükseltgenmesiyle elde edilen poliasit. Yaygın kullanımı, tekstil sanayii için polietilen tereftalat yapılı polyesterlerin üretimindedir.
Kimyasal formülü:
Süblimleşme sıcaklığı: 300°C

Terephthalic acid

Polyacid produced by oxidation of p-xylene. It is commonly used as precursor to polyethylene terephthalate polyesters for textile industry.
Chemical formula:
Sublimation temperature: 300°C

Kurumuş boya filmi içinde kalan ve oda sıcaklığında sıvı halde bulunan girdilerin film yüzeyine çıkarak bir terleme görüntüsü oluşturması.

Sweating

Sweating is a paint defect where the ingredients of a paint film, which are liquid at room temperature, exude through the surface causing a sweating appearance.

Termoplast

Bkz. Isıyla yumuşayan

Termoplastik akrilik reçineler

“Isıyla yumuşayan akrilik reçineler”de denir. Bkz. Akrilik reçineler

Isıyla yumuşayan

Tekrarlanabilir biçimde ısıtıldıkça yumuşayıp, soğuduğunda eski sertliğine dönebilen maddelerin genel adı.

Akrilik reçineler

Akrilik ve metakrilik asitlerle bunların esterlerinin, sahip oldukları etilen çift bağları üzerinden, serbest radikaller yardımıyla girdikleri katılma polimerleşmesi sonucu oluşturdukları reçinelerdir. Kullanılan akrilik asit esterlerinin ve metakrilik asit esterlerinin fonksiyonel grup içermesi durumunda termoset, aksi durumda termoplastik akrilik reçineleri üretilebilir. çözgende çözünen, suyla incelen, suda emülsifiye edilen, vd. türleri mevcuttur.

Termoplastik akrilik reçineler

“Isıyla yumuşayan akrilik reçineler”de denir. Bkz. Akrilik reçineler

Thermoplast

Thermoplast

See Thermoplastic

Thermoplastic acrylic resins

See Acrylic resins

Thermoplastic

General name for substances that can repeatedly soften when heated and recover to their original hardness after cooling.

Thermoplastic acrylic resins

See Acrylic resins

Acrylic resins

Class of resins formed by addition polymerisation of acrylic and metacrylic acids and their esters over their ethylene double bonds with the help of free radicals. If acrylic acid esters and metacrylic acid esters have functional groups, the resulting is a thermoset acrylic resin, or else, the product is a thermoplastic acrylic resin. Solvent soluble, water-thinnable, water emulsion types are available.

Thermoplastic acrylic resins

See Acrylic resins

“Isıyla yumuşayan akrilik reçineler”de denir. Bkz. Akrilik reçineler

Akrilik reçineler

Akrilik ve metakrilik asitlerle bunların esterlerinin, sahip oldukları etilen çift bağları üzerinden, serbest radikaller yardımıyla girdikleri katılma polimerleşmesi sonucu oluşturdukları reçinelerdir. Kullanılan akrilik asit esterlerinin ve metakrilik asit esterlerinin fonksiyonel grup içermesi durumunda termoset, aksi durumda termoplastik akrilik reçineleri üretilebilir. çözgende çözünen, suyla incelen, suda emülsifiye edilen, vd. türleri mevcuttur.

Termoplastik akrilik reçineler

“Isıyla yumuşayan akrilik reçineler”de denir. Bkz. Akrilik reçineler

Thermoplastic acrylic resins

See Acrylic resins

Acrylic resins

Class of resins formed by addition polymerisation of acrylic and metacrylic acids and their esters over their ethylene double bonds with the help of free radicals. If acrylic acid esters and metacrylic acid esters have functional groups, the resulting is a thermoset acrylic resin, or else, the product is a thermoplastic acrylic resin. Solvent soluble, water-thinnable, water emulsion types are available.

Thermoplastic acrylic resins

See Acrylic resins

Bazı çam türlerinin kök ve gövdelerinden elde edilen, uzun yağlı alkid reçinesi esaslı boyalarda kullanılan çözgen grubu. (C5H8)n genel formülüyle ifade edilen terpen grubu çözgenler içinde her ikisinin de basit formülü C10H16 olan terpentin ve dipenten en yaygın kullanılan türleri oluştururlar. Zaman içinde, petrol kökenli white spirit, terpenlerin yerini alarak kullanımlarının azalmasına yol açmıştır.

Terpenes / Terpene solvents

Solvent group obtained from roots and trunks of some of the pine trees and used in long-oil alkyds based coatings. Terpene solvents have the general formula of (C5H8)n. The most widely used terpene solvents are turpentine and Dipentene with an empirical formula of C10H16. In the mean time, use of terpene solvents decreased since they are superseded by petroleum based white spirit.

Bir yüzeyin sertleşmiş boya filminin yapışmış halde bulunduğu metal levhanın arka yüzeyine, belli bir ağırlıktaki topuzun artan yüksekliklerden düşürülmesiyle oluşan darbeye boya filminin direnci denir. Ayrıca Bkz. Darbe direnci

Darbe direnci

Boyalı filmin, uygulama yüzeyinde şekilsel değişikliklere yol açacak şiddetteki darbelere rağmen yırtılma, yüzeyden kalkma gibi kusur oluşumlarına karşı direnci. Bu amaçla boyalı yüzeyin üzerine, sabit ağırlıklı bir topuz, giderek artan yüksekliklerden düşürülür. İlk hasarın gözlendiği sırada uygulanan darbenin şiddeti, topuzun kütlesiyle düşme yüksekliğinin çarpımı olarak belirtilir (örn. kg.cm, lb.ft gibi).

Ters darbe direnci

Bir yüzeyin sertleşmiş boya filminin yapışmış halde bulunduğu metal levhanın arka yüzeyine, belli bir ağırlıktaki topuzun artan yüksekliklerden düşürülmesiyle oluşan darbeye boya filminin direnci denir. Ayrıca Bkz. Darbe direnci

Reverse impact strength

The impact caused by falling of a weighed plunger from a gradually increased height onto the back of metal panel of a cured paint film is called reverse impact strength. 

 

“Uygulama silindiri”nin dönüş doğrultusunun, boyanacak nesneyi taşıyan bantın ilerleme doğrultusuyla ters yönde olacak şekilde ayarlandığı uygulamaya verilen addır. Bu uygulamayla, direkt uygulamaya göre, boya üzerinde daha büyük bir kesme kuvveti uygulandığından, genellikle daha iyi bir boya yayılması elde edilir. Özellikle, parlak son kat uygulamalarında bu yöntem tercih edilir. Ayrıca Bkz. Silindirle boya uygulamaları, Direkt silindir uygulaması

Silindirle boya uygulamaları

Toplama silindiri, besleme silindiri ve uygulama silindiri adı verilen üç paralel silindir kullanılarak yapılan boya uygulamaları. Boya tavasına batık biçimdeyken ekseni etrafında dönen toplama silindiri, yüzeyine sıvanan boyayı temas halinde olduğu besleme silindirine aktarır. Besleme silindiride, boyayı, yine temas halinde olduğu uygulama silindirinin yüzeylerine aktarır. Uygulama silindiriyse boyayı, bir taşıyıcı bant üzerine ilerlemekte olan nesne yüzeyine aktarır. Ayrıca Bkz. Direkt silindir uygulaması, Ters yönlü silindir uygulaması

Direkt silindir uygulaması

Hareketli bir taşıyıcı bant üzerinde ilerleyen düz panellere silindirler aracılığıyla boya uygulamaya dayanan “silindir uygulamaları”nın bir türüdür. Direkt silindir uygulamalarında, “uygulama silindiri”nin dönüş yönü, bantın ilerleme doğrultusuna paraleldir. Ters yönlü uygulamalara göre, boyaya daha düşük kesme kuvvetinin uygulandığı direkt uygulamalar, astar katı boyamalarında ve parlak olmayan son kat uygulamalarında olumlu sonuçlar verir. Ayrıca Bkz. ters yönlü silindir uygulaması, Silindirle boya uygulamaları,

Reverse roller application

Paint application method where the applicator rolls run in the opposite direction to the conveyor movement. In this application, better levelling is achieved on the surface because sheer stress exerted on the paint film is higher than in direct rolling application. Reverse roller application method is preferred especially in glossy topcoats. See Also Roller coating applications, Direct roller application

Roller coating applications

Paint application performed by using three parallel rollers named as pick-up, feeding and applicator. Pick-up roller immersed in paint pan, moves around its axis and transfers the paint to the feeding roller which it is in touch with. Feeding roller transfers the paint to the applicator roller in contact with it. Application roller, transfers the coating onto the material to be coated which is moving on a conveyor belt. See Also Direct roller application, Reverse roller application

Direct roller application

Type of roller applications, which are based on coating flat panels with rollers on a moving conveyer. In direct roller applications, rotation direction of “application roll” is the same as the conveyer’s moving direction. Having a lower shear than reverse roller application, direct roller application provides good results in primer and non-glossy top coat applications. See Also Reverse roller application, Roller coating applications

Ağır ticari araç

Şoför dışında 8’den fazla yolcu taşımak amaçlı otobüslerle, yük taşımak amaçlı kamyonların dahil olduğu ve yük taşıma kapasitesi 3,5 ton ve üzerinde olan motorlu araçlar “ağır ticari araç” veya “ağır vasıta” olarak tanımlanırlar. Ayrıca Bkz. Motorlu taşıtlar

Hafif ticari araç

Bkz. Motorlu taşıtlar

Ticari araç

Bkz. Motorlu taşıtlar

Motorlu taşıtlar

Bir motor etkisiyle hareket eden, insan ve eşya taşımakta kullanılan ve karayollarında seyreden en az dört tekerlekli araçlardır. Uluslararası Motorlu Taşıt Üreticileri Derneği (OICA), motorlu taşıtları şöyle sınıflandırmaktadır:

Hafif ticari araçlarla diğer ticari araçlar arasındaki ayrım, araçların taşıma kapasitesine göre yapılır. Ayrımda kullanılan rakam, ülkeden ülkeye 3,5 ton’la 7,0 ton arasında değişir. Ülkemizde, 3,5 ton’dan düşük taşıma kapasiteli ticari araçlar hafif ticari araç olarak tanımlanırlar.

Commercial vehicle

Heavy commercial vehicle

Class of motor vehicles with a minimum loading capacity of 3,5 tons, including buses for minimum 8 persons (excluding the driver) and load trucks. Also called “heavy vehicle”. See Also Motor vehicles

Light commercial vehicle

See Motor vehicles

A vehicle with at least four wheels whose propulsion is provided by an engine and used for transport of passengers as well as for carriage of goods on highways is a motor vehicle. According to the International Organization of Motor Vehicle Manufacturers (OICA), motor vehicles are classified as follows.

Distinction between light commercial vehicles and other commercial vehicles is drawn according to their transport capacity. Changing from country to country this distinction is in between 3,5 tons and 7,0 tons. In Turkey, vehicles having a transport capacity below 3,5 tons are defined as light commercial vehicle.

Tiksotropi, kesmeyle incelen (: psüdoplastik) akışkanların bir bölümünde görülen ve viskozite (kıvam) değişiminin, kesme etkisi uygulandıktan bir süre sonra ortaya çıkması olgusudur. Sabit bir kesme hızına maruz kalan, örneğin sabit devirde karıştırılan bir psüdoplastik akışkan tiksotropik yapılı değilse, karışımın sağlandığı anda viskozite düşer ve sabit kalır. Oysa, tiksotropik yapılı bir akışkansa, viskozite düşüşü, homojen karıştırma elde edildikten sonra da düşmeye devam eder. Karıştırma durdurulduğunda, tiksotropik olmayan örneğin kıvamı hemen baştaki durgunluk değerine yükselir. Tiksotropik örneğin, kesme uygulanmadan önceki kıvamına geri dönmesiyse dakikalar, saatler hatta günler sürebilir.
Ayrıca Bkz. Kesmeyle incelen akışkanlar

Kesmeyle incelen akışkanlar / psüdoplastik akışkanlar

Kesme kuvvetine maruz kaldığında (örneğin karıştırma veya çalkalama altında) kıvamları azalan yani incelen akışkanlardır. Kesme kuvveti ortadan kalktıktan hemen veya bir müddet sonra tekrar başlangıçtaki yüksek kıvamlarını kazanırlar. Eski kıvamlarına geri dönmeleri hemen olmayıp bir müddet sonra gerçekleşen psüdoplastik akışkanlara tiksotropik akışkanlar adı verilir. Boyaların önemli bir bölümü bu davranış özelliğine sahiptirler.

Thixotropy

A phenomenon observed in some of the pseudoplastic fluids is the change in viscosity after an applied shear. If a pseudoplastic fluid is not thixotropic and a constant sheer stress is applied on it (i.e., stirring at a constant speed), its viscosity drops and keeps constant. On the other hand, if fluid is thixotropic, viscosity drop continues after a homogenous stirring is reached. When stirring stops, viscosity of a non-thixotropic fluid rises to its steady value, whereas, thixotropic fluid may need minutes, hours even days to recover its original viscosity.
See Also Shear thinning fluids, Pseudoplastic fluids

Shear thinning fluids

Fluids that undergo a viscosity decrease upon exposure to shear force (e.g., mixing or shaking). They regain their original viscosity after removal of the shear force. Pseudoplastic fluids regaining their viscosity a while after shear force removal are called thixotropic fluids. An important portion of coatings demonstrate thixotropic behaviour.

Pseudoplastic fluids

See Shear thinning fluids

Shear thinning fluids

Fluids that undergo a viscosity decrease upon exposure to shear force (e.g., mixing or shaking). They regain their original viscosity after removal of the shear force. Pseudoplastic fluids regaining their viscosity a while after shear force removal are called thixotropic fluids. An important portion of coatings demonstrate thixotropic behaviour.

Titanyumun, anataz, rutil, ilmenit gibi kristal biçimleri olan oksidi. Rutil kristal yapılı titanyum dioksit, boya sanayiinde en fazla kullanılan pigmenttir. Boya sanayiinde kullanılan rutil yapılı titanyum dioksit, doğal yataklardan çıkartılan cevherin, sülfat ve klorür prosesleri olarak anılan kimyasal proseslerden biri kullanılarak yüksek saflıkta titanyum diokside dönüştürülmesi sonucunda elde edilir.

Titanium dioxide, TiO2

Oxide of titanium having anatase, rutile, ilmenite crystal forms. Rutile crystal structure titanium dioxide is the prime pigment in paint industry. The rutile titanium dioxide used in paint industry is produced by converting the crude ore to high purity titanium dioxide by one of the chemical processes (sulphate process and chloride process).

Aromatikçe zengin petrolden ve kömür katranından elde edilen boya çözgeni.
Kimyasal formülü: 


Kaynama aralığı: 110-111°C; eter’e göre buharlaşma sayısı: 6; özgül ağırlığı: 0,871; kırma indisi: 1,4969; parlama noktası: 6°C

Toluendiizosiyanat / TDI

Organik kaplama sektöründe en yaygın olarak 2,4 ve 2,6 izomerlerinin % 80, % 20 karışımı kullanılan poliüretan ham maddesi.
Kimyasal formülü: 

Toluene

Paint solvent obtained from coal tar and petroleum rich in aromatics.
Chemical formula:


Boiling range: 110-111°C; Evaporation number based on the ether: 6; Specific gravity: 0,871; Refractive index: 1,4969; Flash point: 6°C

Toluenediisocyanate / TDI

Polyurethane raw material which is commonly used in coating industry as a mixture of 2,4 and 2,6 isomers with a ratio of 80% and 20%, respectively.
Chemical formula: 

Organik kaplama sektöründe en yaygın olarak 2,4 ve 2,6 izomerlerinin % 80, % 20 karışımı kullanılan poliüretan ham maddesi.
Kimyasal formülü: 

Toluenediisocyanate / TDI

Polyurethane raw material which is commonly used in coating industry as a mixture of 2,4 and 2,6 isomers with a ratio of 80% and 20%, respectively.
Chemical formula: 

Silindirle boya uygulamalarında, boya tavasına batık durumdayken ekseni etrafında dönerek tavadaki boyayı bir film halinde yüzeyine toplayan silindir. Ayrıca Bkz. Silindirle boya uygulamaları

Silindirle boya uygulamaları

Toplama silindiri, besleme silindiri ve uygulama silindiri adı verilen üç paralel silindir kullanılarak yapılan boya uygulamaları. Boya tavasına batık biçimdeyken ekseni etrafında dönen toplama silindiri, yüzeyine sıvanan boyayı temas halinde olduğu besleme silindirine aktarır. Besleme silindiride, boyayı, yine temas halinde olduğu uygulama silindirinin yüzeylerine aktarır. Uygulama silindiriyse boyayı, bir taşıyıcı bant üzerine ilerlemekte olan nesne yüzeyine aktarır. Ayrıca Bkz. Direkt silindir uygulaması, Ters yönlü silindir uygulaması

Silindirle boya uygulamaları

Toplama silindiri, besleme silindiri ve uygulama silindiri adı verilen üç paralel silindir kullanılarak yapılan boya uygulamaları. Boya tavasına batık biçimdeyken ekseni etrafında dönen toplama silindiri, yüzeyine sıvanan boyayı temas halinde olduğu besleme silindirine aktarır. Besleme silindiride, boyayı, yine temas halinde olduğu uygulama silindirinin yüzeylerine aktarır. Uygulama silindiriyse boyayı, bir taşıyıcı bant üzerine ilerlemekte olan nesne yüzeyine aktarır. Ayrıca Bkz. Direkt silindir uygulaması, Ters yönlü silindir uygulaması

Direkt silindir uygulaması

Hareketli bir taşıyıcı bant üzerinde ilerleyen düz panellere silindirler aracılığıyla boya uygulamaya dayanan “silindir uygulamaları”nın bir türüdür. Direkt silindir uygulamalarında, “uygulama silindiri”nin dönüş yönü, bantın ilerleme doğrultusuna paraleldir. Ters yönlü uygulamalara göre, boyaya daha düşük kesme kuvvetinin uygulandığı direkt uygulamalar, astar katı boyamalarında ve parlak olmayan son kat uygulamalarında olumlu sonuçlar verir. Ayrıca Bkz. ters yönlü silindir uygulaması, Silindirle boya uygulamaları,

Ters yönlü silindir uygulaması

“Uygulama silindiri”nin dönüş doğrultusunun, boyanacak nesneyi taşıyan bantın ilerleme doğrultusuyla ters yönde olacak şekilde ayarlandığı uygulamaya verilen addır. Bu uygulamayla, direkt uygulamaya göre, boya üzerinde daha büyük bir kesme kuvveti uygulandığından, genellikle daha iyi bir boya yayılması elde edilir. Özellikle, parlak son kat uygulamalarında bu yöntem tercih edilir. Ayrıca Bkz. Silindirle boya uygulamaları, Direkt silindir uygulaması

Pick-up roller

In roller coating applications, pick-up roller immersed in a paint pan, moves around its axis and transfers the paint on its surface as a film. See Also Roller coating applications

Roller coating applications

Paint application performed by using three parallel rollers named as pick-up, feeding and applicator. Pick-up roller immersed in paint pan, moves around its axis and transfers the paint to the feeding roller which it is in touch with. Feeding roller transfers the paint to the applicator roller in contact with it. Application roller, transfers the coating onto the material to be coated which is moving on a conveyor belt. See Also Direct roller application, Reverse roller application

Direct roller application

Type of roller applications, which are based on coating flat panels with rollers on a moving conveyer. In direct roller applications, rotation direction of “application roll” is the same as the conveyer’s moving direction. Having a lower shear than reverse roller application, direct roller application provides good results in primer and non-glossy top coat applications. See Also Reverse roller application, Roller coating applications

Reverse roller application

Paint application method where the applicator rolls run in the opposite direction to the conveyor movement. In this application, better levelling is achieved on the surface because sheer stress exerted on the paint film is higher than in direct rolling application. Reverse roller application method is preferred especially in glossy topcoats. See Also Roller coating applications, Direct roller application

Toplu değirmenler, genellikle, 20–30 mm çaplarındaki çelik ya da seramik topların, merkezi etrafında dönen silindirik tambur içindeki pigmentleri ezmesi ilkesiyle çalışırlar. Toplu değirmenler çekiçleme ve ovalama etkilerinin birlikte hakim olduğu başlıca değirmen tipini oluştururlar. Ancak, işletme içinde işgal ettikleri alanların büyüklüğü, ezme sürelerinin uzunluğu ve değişken parti büyüklüklerindeki üretimlere uyumunun sınırlı olması nedeniyle giderek kullanımdan kalkmaktadırlar.

Ball mills

In ball mills, ceramic and metal balls of 20-30 mm diameter disperse pigments in a cylindrical container rotating around its horizontal axis. Ball mills are the main equipments that can disperse by both hammering and rubbing. However, due to space they occupy in shop floor, long dispersion times and limited adaptation to the variable capacity batch processes, ball mills are gradually discarded.

Toz boyalar

Çözgen içermeyen; bağlayıcı olarak seçilen polimerlerin camsı geçiş sıcaklıkları oda sıcaklığından yüksek olan boyalar. Toz boyalar, 20-100 mikron arası büyüklüklerde tozlara dönüştürülürler. Yüzeyi kaplayan tozlar, yüksek fırın sıcaklıklarında eriyerek ince bir film oluştururlar.

Toz boyaların elektrostatik püskürtmeyle uygulaması

Bu uygulamalarda, havayla karıştırılarak akışkanlaştırılan toz boya, ucunda bir meme bulunan toz boya tabancasından püskürtülür. Memeye yerleştirilen bir eksi (–) elektroda uygulanan 40–100 kV civarı yüksek gerilim hava moleküllerini iyonlaştırır. Oluşan bu iyon bulutu, “korona” olarak adlandırılır. Oluşan ve “Korona” olarak da anılan iyon bulutundaki eksi yüklü iyonlar toz boya parçacıklarının yüzeylerine tutunarak onları eksi yükle yüklerler. Topraklama yoluyla artı (+) elektrot konumuna geçen boyanacak nesne bu toz parçacıklarını kendine çeker. Yüzeye ulaşan toz boya zerreleri yüzeyle temas sonucu yüksüzleşirler. Oluşan gevşek toz boya filmi, daha sonra fırınlanarak, iyi yapışan, sert, sağlam, sürekli bir filme dönüştürülür.

Powder coatings

Powder coatings

Solvent free coatings which use resins with glass transition temperatures higher than room temperature. Powder coatings are comminuted to 20-100 microns. Powders clung to the surface forms a thin film after high temperature baking.

Electrostatic spray applications of powder coatings

Through these applications, powder coating fluidized by mixing with air is sprayed using a powder gun with an orifice. A high voltage of 40-100 kV connected to a negative electrode at the orifice ionizes air molecules. This cloud of ions is called “corona”. Powder particles pick-up anions when passing through the corona and become negatively charged. Since the object to be coated has become anode because of grounding it attracts particles to its surface. Particles are neutralized when they reach the surface. Loose powder coating film, turns to a tough, durable, continuous, film with good adhesion after baking.

Bu uygulamalarda, havayla karıştırılarak akışkanlaştırılan toz boya, ucunda bir meme bulunan toz boya tabancasından püskürtülür. Memeye yerleştirilen bir eksi (–) elektroda uygulanan 40–100 kV civarı yüksek gerilim hava moleküllerini iyonlaştırır. Oluşan bu iyon bulutu, “korona” olarak adlandırılır. Oluşan ve “Korona” olarak da anılan iyon bulutundaki eksi yüklü iyonlar toz boya parçacıklarının yüzeylerine tutunarak onları eksi yükle yüklerler. Topraklama yoluyla artı (+) elektrot konumuna geçen boyanacak nesne bu toz parçacıklarını kendine çeker. Yüzeye ulaşan toz boya zerreleri yüzeyle temas sonucu yüksüzleşirler. Oluşan gevşek toz boya filmi, daha sonra fırınlanarak, iyi yapışan, sert, sağlam, sürekli bir filme dönüştürülür.

Electrostatic spray applications of powder coatings

Through these applications, powder coating fluidized by mixing with air is sprayed using a powder gun with an orifice. A high voltage of 40-100 kV connected to a negative electrode at the orifice ionizes air molecules. This cloud of ions is called “corona”. Powder particles pick-up anions when passing through the corona and become negatively charged. Since the object to be coated has become anode because of grounding it attracts particles to its surface. Particles are neutralized when they reach the surface. Loose powder coating film, turns to a tough, durable, continuous, film with good adhesion after baking.

Toz kuruması, uygulanan yaş boyanın üzerine düşebilecek tozun, boya filmine kalıcı biçimde yapışmaması için geçmesi gereken en kısa süre olarak tanımlanır. Çok kullanılan bir test yöntemi, işaret parmağıyla hafifçe dokunulduğunda boyanın ele bulaşmadığı süreyi “Toz Kuruma Süresi” olarak tanımlamaktır. Bu yöntem kullanılacaksa, teste başlamadan işaret parmağının asetonlu bir bez kullanılarak silinmesi, parmak üzerindeki nemin ve cilt yağının alınması doğru olur. Daha nesnel bir diğer yöntemse şudur: Boya yüzeye uygulandıktan sonra kronometre çalıştırılır. Bu arada, pamuk kütlesinden alınan küçük tiftikler yaş boya yüzeyine yaklaşık olarak 15 cm yükseklikten bırakılır. 10 saniye sonra, boyalı yüzey üzerinde duran pamuk hafifçe üflenir. Pamuk, kalıntı bırakmadan yüzeyden uzaklaşıyorsa kronometre durdurulur. Ortam sıcaklığı not edilerek toz kuruma süresi belirlenmiş olur (“Toz Kuruma Süresi = 25°C’de 5 dakika” gibi).

Dust-free drying

Dust free drying is defined as the shortest time which a dust dropped on a wet film will no longer stick to the surface. Tipping gently with the point finger on the film and the time at which paint does not adhere to the finger is the most frequently used test method to define dust free drying time. If this method is employed, before starting, the point finger should be wiped with a rag wet with acetone and the dampness and skin oil on the finger should be removed. A more practical method is starting a stopwatch after paint is applied. Cotton fibers are dropped on the wet test film from a height of 15 cm. After 10 seconds, cotton fibers are tried to removed by blowing over the test film. If no marks are left on the film, then stopwatch is stopped. Time passed is determined as dust free drying time and it is recorded with the ambient temperature. (e.g., Dust-free drying=5 minutes at 25°C)

Gliserinin üç hidroksilinin başta yağ asitleri olmak üzere, asitlerle verdiği esterleşme sonucunda oluşan bileşiklerin genel adı. Gliserinle bitkisel yağ asitlerinin esterleşme tepkimesi sonucu oluşan trigliseritler, “bitkisel yağlar” olarak adlandırılırlar.

Triglycerides

General name of components formed by esterification reaction of glycerol with acids, particularly fatty acids, through three hydroxyl groups that glycerol bears. Triglycerides formed by esterification of vegetable fatty acids and glycerol are called vegetable oils.

Yağdan ve kirden arındırılmış metal yüzeyleri boyaya hazırlamak için, boya uygulamasına geçilmeden önce yüzeylere ön işlem uygulanır. Cr+6 kullanımının sınırlandırılmasının ardından, kromat kaplamaların yerini fosfat kaplamalar almıştır. Bunların arasında, en iyi korozyon direncini ve en uygun boya yapışma yüzeyini sağlayanlar, trikatyonik fosfat (çinko–nikel–mangan fosfat) kaplamalardır. Fosfat kaplamalar, daldırma ya da püskürtme yöntemiyle uygulanabilirler. Oluşan metal fosfat kristallerinin biçimleri, uygulama yöntemine göre değişir. Daldırma uygulamalarında kristaller metal yüzeyini balık pulları gibi dizilmiş koruyucu bir zırh biçiminde kaplarlar. Püskürtme uygulamaları sonucunda ise, metal yüzeyine dik, iğnemsi yapılı metal fosfat kristalleri oluşurlar. Buna bağlı olarak, daldırma yöntemi hem daha geçirimsiz, dolayısıyla pas direnci daha yüksek fosfat kaplamalara yol açar hem de taş çarpması gibi etkenlerin etkisiyle daha zor tahrip olurlar.

Tricationic phosphate coatings

Surfaces cleaned from oil and dirt are pretreated before paint application. Since use of Cr+6 is restricted, it’s been superseded by phosphate coatings. Among phosphate coatings, the best corrosion resistance and surface adhesion are achieved by tricationic phosphate coatings (zinc-nickel-manganese phosphate). Phosphate coatings can be applied by dipping or spraying. Shape of the formed metal phosphate crystals depends on the application method. In dipping, crystals cover the metal surface as a protective shield made of ordered fish scales. In spray applications, acicular (perpendicular to metal surface) metal phosphate crystals are formed. Therefore, by dipping method, impervious and high corrosion resistant phosphate coatings with high stone chip resistance are formed.

Kimyasal adı : 1,2,4-Benzenetricarboxylic anhydride
Kimyasal formülü: 

Erime noktası: 167ºC.

Trimellitic anhydride

Chemical name: 1,2,4-Benzenetricarboxylic anhydride
Chemical formula: 

Melting point: 167ºC

Formaldehitle bütiraldehidin tepkimesi sonucunda elde edilen poliol. Alkid reçinelerinin ve izosiyanat prepolimerlerinin üretiminde kullanılır.
Kimyasal adı: 1,1,1-Trimetilolpropan

Kimyasal formülü: 

Erime noktası: 58,8°C; kaynama noktası: 295°C

Trimethylolpropane

Polyol synthesized by reaction of formaldehyde with butyraldehyde. Trimethylolpropane is used in the production alkyd resins and isocyanate prepolymers.
Chemical name: 1,1,1- Trimethylolpropane

Chemical formula: 

 

Melting point: 58,8°C; Boiling point 295°C

Tung ağacından elde edilen ve yapısında, % 80 civarında eleostearik asit içeren bitkisel yağdır. Eleostearik asit, molekül zinciri üzerinde eşlenik (konjuge) konumlanmış üç çift bağ içerir. Bu nedenle, hava oksijeniyle hızla tepkimeye girerek oda sıcaklığında sert ve dayanıklı filmler verir. Diğer taraftan, 120ºC düzeyindeki sıcaklıklarda fırınlanırsa, kendisiyle polimerleşerek sert ve dayanıklı filmler verir.

Tung oil

Tung oil is vegetable oil obtained from tung tree with a fatty acid composition of 80% eleostearic acid. Eleostearic acid bears three conjugated double bounds. Therefore, it is oxidized by air at room temperature to give tough and durable films. On the other hand, if baked over 120°C, due to self polymerization, tough and durable films are formed.

Boya sektöründe, boyanın, üzerine uygulandığı metali ne kadar başarıyla korozyondan koruduğunu belirlemek amacıyla kullanılan bir hızlandırılmış test. Yüzeylerinde, metale kadar inen çizikleraçılan ve sonra, 35ºC sıcaklıktaki bir kabinin içindeki metal-olmayan ızgaralara tutturulan panellerin bulunduğu ortama sürekli olarak % 5 NaCl içeren bir tuz çözeltisi püskürtülür. Sanayi boyaları için, genelde, bir kaç yüz saatle bir kaç bin saat süren test süresinin ardından panellerdeki korozyon tahribatı belirlenip raporlanır.

Salt spray test

It is an accelerated test to assess how efficiently the paint film protects the substrate against corrosion. Coated steel panels scribed through the coating, exposing the bare steel, are hung on in a 35ºC chamber by non-metal grids, where they are exposed to a continuous mist of 5% NaCl salt solution. For industrial coatings, after a test period of a few hundred hours to a few thousand hours, the panels are examined for degradation of the paint film and corrosion of the substrate.